Motivasyon yaratmak için, ekip ruhu oluşturmak için, Neler yapılıyor (zorla pikniğe götürmek, topluca davul, darbuka çaldırmak!), ne kadar büyük paralar harcanıyor günümüzde  değil mi?

Bu konuda bir kaç satir karalamak isterim müsaadenizle…

Bir şirketin çalışanları ile geçinemediğine tanık oldunuz mu hiç?
Buda nasıl bir soru diye şaşırmayın, evet şahit olmuşsunuzdur, olmaya da devam edeceksiniz… Şimdi, tam tersi durumların çözümü çok kolay, çalışan şirket ile geçinemez ise gider kendisine başka bir is bulur, anlaşıp mutlu olabileceği bir is bulana dek de bir çalışanın gitme hakki saklıdır… Peki, ya şirket, kendi çalışanları ile geçinemiyor ise? O zaman ne olacak?

ŞİRKETİN ÇALIŞANLARINI BIRAKIP GİDECEK HALİ YOK HERHALDE!!!

Tabii olarak, şirketin bazı durumlarda, bazı çalışanlar ile geçinememesi gayet normaldir.

O durumlarda eleman değiştirilir, doğru insan bulunana dek uğraşılır. Bu gayet normal bir uygulamadır, ancak bahsetmek istediğim durum, şirketin külliyen çalışanlar ile geçinememesi durumudur. Çalışanların mutsuz edildiği, insan yerine konulmadığı, robotlaştırıldığı, bürokrasi çarkı içerisinde ezildiği şirketlerdir konumuz!!!

Bu tur sirketlerin ortak ozellikleri, Yonetim kademesi ile ( Patron-CEO-Genel Müdür) Çalışanlar arasında amansız bir eleştiri duvarı bulunmasıdır. Zaman, zaman

''BEN BUNLARIN HEPSINI KOVSAM, OTURUP BUNLARDAN DAHA IYISINI YAPARIM''

Diye düşünen Patronlara - CEO’lara - Genel Müdürlere rast geliyoruz değil mi?
- Yoksa geldiniz mi ??-
Tabii, bu durumda da çalışanlarında, Yönetim Kademesine karşı tutumları da pek farklı olmuyor.

İsletmeler büyürken, Yönetim Kademelerinin (Patronların diyelim) yönetim konusunda danışmanlık almaları gerekir, organizasyonu yenilemeleri gerekir. İşletmeler büyür iken, çalışanlarına her zaman yakin olmaları ve güvenmeleri gerekir, Aksi takdirde, mutsuz, kendine güveni olmayan '' MESAİ BİTSEDE EVE GİTSEK'' diyen, birbirleri ile itişip kakısan bir insan topluluğu yaratırsınız.

Ekip ruhu yaratabilmek için, aidiyet duygusu yaratabilmek için, Çalışanlarınıza DOSTÇA dokunmak, övmek, onların fikirlerini dinlemek, sabahları güler yüz ile GÜNAYDIN demek, topluca darbuka çaldırmaktan veya zorla doğada oyunlar oynatmaktan, zorla pikniğe götürmekten çok daha gerekli,

HEMDE BEDAVA!!!

Geçmişte yapılan hatalardan ders çıkartmak, hataları tekrarlamamak, geleceğe dönük uygulamalarda Pro aktif olmamızda, olmanızda fayda sağlayacaktır diye düşünüyorum.

35 senelik is hayatımdaki deneyimlerimi & gözlemlerimi (35 sene = 5 değişik firma ) sizler ile paylaşmak istedim…

ALLAH TÜM KURULUŞLARA GÜZEL - ANLAŞABİLEN BİR TAKIM NASİP ETSİN DİLEK VE TEMENNİLERİMİ DE AYRİYETEN İLETİYORUM

Saygı ve sevgilerimle,
Nazmi Özcan