Lastik Etiketleme Uygulaması Avrupa’da Kasım’da başlıyor
Avrupa Birliği Lastik Etiketleme Yönetmeliği, lastiklerin yakıt verimliliği (dönme direnci), ıslakta tutunma ve dış sesi hakkında bilgilerin gösterimi ile ilgili etiketleme şartını zorunlu kılıyor.
Tüm dünyada tüketici duyarlılığın artması ve tüketicilerin daha çevreci ürünlere yönelmesi ile birlikte lastik sektöründe ürünlerin özelliklerinin şeffaf bir şekilde tüketicilerle paylaşılacağı etiket uygulaması Temmuz ayı itibariyle üretimde ve Kasım ayı itibariyle satış noktalarında uygulanmaya başlayacak. Pirelli Sürdürebilirlik stratejisi dahilinde, Avrupa’da yürürlüğe girecek olan bu Lastik Etiketleme Yönetmeliğine çok yakın bir tarihte satışa sunulacak olan yeni lastiği Pirelli Cinturato P7 Blue ile cevap veriyor. Cinturato P7 Blue en yüksek değer olan AA ile etiketlenerek pazara sunulacak. Yeni yönetmelik düşük gürültü seviyesine sahip yakıt tasarrufu sağlayan güvenli lastikleri teşvik ederek karayolu ulaşımının güvenliğini ve verimliliğini artırmayı hedefliyor. Lastik etiketleme yönetmeliği son kullanıcılara doğru lastik seçimleri için şeffaflık ve daha fazla bilgi sahibi olma imkanı sunuyor. Yönetmelik, 1 Temmuz 2012 itibariyle üretilen ve 1 Kasım 2012 itibariyle Avrupa Birliği ülkelerinde satışa çıkan tüm lastiklerin son kullanıcıların satın alma öncesinde görebilecekleri şekilde etiketlenmesini gerektiriyor. Lastik etiketleme uygulamasını değerlendirirken uygulamayı desteklediklerinin altını çizen Türk Pirelli CEO’su Mete Ekin; “ Pirelli olarak “Sürdürebilirlik” stratejimiz dahilinde doğal kaynakların korunması ve çevresel etkilerin azaltılması için oldukça yoğun çalışmalar gerçekleştirmekteyiz. Ürünlerimizde de yüksek performans, üstün yol tutuş, dayanıklılık ve çevrecilik faktörlerini olabilecek en üst seviyeye taşımayı öncelik bilen premium bir marka olarak lastik etiketi uygulamasını memnuniyetle karşılıyoruz. Uygulama ile birlikte tüketicilerimize lastik tercihlerini yaparken daha fazla şeffaflık ve ürünlerin kalitesi ile ilgili daha fazla bilgi sunmuş olacağız. Bir anlamda kaliteli ürünle kalitesiz ürün net bir şekilde ayrıştırılmış olacak. En yüksek değer olan AA ile etiketlenen ve çok yakın bir tarihte pazara sunacağımız Cinturato P7 Blue desenimiz yeni uygulama ile de farkını gözler önüne sermiş olacak” dedi. Yönetmelikle düşük ses seviyesine sahip yakıt tasarrufu sağlayan güvenli lastikleri teşvik ederek karayolu ulaşımının güvenliğini ve verimliliğini arttırmak hedeflense de, yakıt tasarrufu ve yol güvenliği konularında sürücülere de önemli görevler düştüğünü unutmamak gerekiyor. Lastikleri doğru şekilde kullanmak, bakım yapmak, güvenliği sağlamak ve tasarruf yaparken lastiklerin kullanım süresini artırmak da yine tüketici alışkanlıklarına bağlı olabiliyor. Yeni yönetmelikle lastik üreticilerinin üzerine düşen yükümlülük ise tüketicileri dönme direnci, ıslak zeminde yol tutuş ve ses seviyesi konusunda şeffaf bir şekilde bilgilendirmek. Lastikler yakıt tüketimine etki ediyor
Lastikler yuvarlanırken seyahat yönünün tersine hareket eden bir güç uygulamaktadırlar. Lastiklerin, binek araçlarda yüzde 20, ağır vasıtalarda ise yüzde 35 oranında yakıt tüketimine etki ettiği göz önünde bulundurulduğunda, düşük Dönme Direnci değerlerine ulaşmak daha da önem kazanıyor. AB Lastik Etiket Yönetmeliğine göre dönme direnci, ağır vasıtalarda A’dan (en iyi derece) F’ye (en kötü derece), otomobil ve hafif ticari araçlarda ise G’ye (en kötü derece) kadar dereceler halinde ifade ediliyor. “C” ile “B” olarak sınıflandırılan lastiklerde yakıt tüketimi otomobilde yüzde 2,5- 4,5 arasında, ağır vasıtalarda ise yüzde 5- 8 arasında artış veya düşüş anlamına geliyor. Örneğin yılda karışık zeminde 20.000 km yapan bir sedan araçta “C” etiketi olan bir lastik yerine “B” etiketi olan bir lastik tercih eden sürücü yüzde 3,35 daha az yakıt tüketerek 45,5 litre yakıt ve 108,4 kg CO2 tasarrufu sağlamış oluyor. Her bir sınıf arasındaki fark, 80 km/s hızdayken ıslak zeminde fren mesafesinde yaklaşık 2,6 metre azalma veya artış anlamına geliyor. Ses Seviyesi ise; trafik gürültüsü, trafik yoğunluğu, araç türü, sürüş şekli ve lastik-yol etkileşimi gibi birçok faktör tarafından belirlenen çevresel bir konudur. Etikette belirtilen değer sürüş sırasında sürücünün algılayacağı içsel değer değil, gürültü kirliliğine yol açan dış değerdir. www.tasimacilar.com 09.06.2012 / 20:40