İstanbul’da yapılan bu uygulamayla ilgili, iki ay önce Ulaştırma Bakanı Binali Yıldırım’la, görüşmüş, konuyu ilk kez bizden duyan Bakan Yıldırım, bu yanlış uygulamanın sonlandırılması için gerekeni yapacağını söylemişti
İşte Ertuğrul Tarhan’ın konuyla ilgili görüşleri;
Küreselleşme döneminde “Büyük balık küçük balığı yer” sözü, yerini “Hızlı balık, yavaş balığı yer” sözüne bırakmış, dünya ekonomisinde hız ve zaman büyük önem kazanmıştır.
Taşımaların tam zamanında ve hızlı bir şekilde yapılması, şirketlerin başarısında önemli rol oynamaktadır. Lojistik işletmelerin kalkınmaya katkıda bulunabilmeleri için, taşımanın tüm etaplarında hızlı hareket edilmesi gerekmektedir.
Hız, zaman ve verimliliğin artırılması; lojistik sektörünün dünya standartları ve şartlarında hizmet vermesi ile mümkündür. Bu, büyük bir oranda kamunun düzenlediği yasal çerçevelerden geçmektedir. Bu da, sektör ile kamunun etkin işbirliği ile mümkün olacaktır.
Ülkemiz dış ticaretinin önemli yapı taşlarından olan uluslararası karayolu eşya taşımacılığı sektöründe malın zamanında alıcıya teslim edilmesi, gümrük yönetmeliğinde belirtilen transit sürelerin aşılmadan yapılması büyük önem arz etmektedir.
İstanbul Büyükşehir Belediye Başkanlığı, Ulaşım Koordinasyon Merkezi’nin (UKOME) 31.03.2005 tarih ve 2005/2-5 kararı ile;
İstanbul ili dahilindeki D-100 karayolu ile erişme kontrollü karayolları (otoyol-ekspres yol) ile bunların bağlantı yolları ve varyantlarında, FSM Köprüsü’nde; sabah trafiğinin yoğun olduğu 06.00-10.00 ile akşam trafiğinin yoğun olduğu 16.00-22.00 saatleri arasında kamyon ve çekiciler tarafından kullanılmasının yasaklanması ile; ihracat yüklemelerinde hem hız-zaman hem de maliyet anlamında ciddi kayıplar söz konusu olup, Avrupa ülkelerine taşımada da yakınlık avantajımız kaybolmaktadır.
Buna en güzel örnek geçen sene yazılı basında yayınlanan bir haberde verilmiştir.
Haberde, British Home Store ve Arcadia Group’un sahibi Philip Gren, çabuk değişen hızlı moda talebine karşılık vermek için Türkiye’deki üretimlerini artırma kararı almaları, “Pazara hız kazandırmak için eve yakın olmak istiyoruz.’ şeklinde adlandırılmıştır. Gren, bu nedenle de Türkiye’de üretim yaptırdıklarını belirterek, Çin’de, fiyat ve kalitenin iyi olduğunu ancak hızlı moda anlamında bazı şeylerin pazarın talep ettiğinden çok uzak olduğunu satışları kaybetmektense fazla para vermeye razı olduklarını söylüyordu. Philip Gren, haberde, bir malın, Çin’den deniz yolu ile İngiltere ye ulaşması 22 gün sürerken, aynı malın Türkiye’den İngiltere’ye ulaşmasının, gümrüklemeyi müteakip 5 gün olduğunu söylüyordu.
Hem transit geçiş yolu olan hem de ihracatının kalbi olan İstanbul’da bildiğiniz gibi tüm gümrükler ve iki çıkış kapısı olan limanlar, şehir içi trafiğinde yer almaktadır. Bilhassa, şehir içerisinde bulunan Halkalı Gümrükleme Sahası’nın yetersiz fiziki durumu ve fazla mesainin hafta içi 20.00’ye kadar, hafta sonları 22.00’ye kadar olması araçların hafta içi ertesi güne hafta sonu pazartesi gününe kalmalarına neden olmaktadır. Bu nedenle ülke dış ticareti olumsuz olarak etkilenmektedir.
Bu konuda UND ve İTO’nun Valilik ve İstanbul Büyükşehir Belediyesi nezdinde yaptıkları tüm girişimler sonuçsuz kalmıştır.
Valilik ve Büyükşehir Belediyesi, belirtilen yasağı biran önce C2 ve L2 yetki belgeli ihracat yüklü araçlar için kaldırmalıdır. Buna örnek 1996 senesinde getirilen yürüme yasağında 20.Mart.1996 Valilik kararı ile C2 yetki belgeli araçlar bu karardan muaf tutulmuşlardır.
Sorunlarla uğraşmayan, lojistik bir üs olmuş Türkiye dileğimle
Ertuğrul Tarhan