Sektörümüzün son zamanlarda üst üste yaşadığı sorunlarda komşularımızın payının artması bana başlıktaki atasözünü hatırlattı.
Dört sezon öncesi bir Cuma akşamı Fenerbahçe, Diyarbakırspor'a deplasmanda 2–0 yenilince cep telefonu mesajı ile iki dilim karpuz esprime Fanatik Fenerbahçeli Sevgili Abim İzzet Salah'tan "Hayır dile komşuna, hayır gelsin başına"cevabı gelmiş, ertesi gün hem de İstanbul'da taraftarı olduğum Galatasaray yenilince bu atasözü hiç aklımdan çıkmamıştı.
Sektörümüzün son zamanlarda üst üste yaşadığı sorunlarda komşularımızın payının artması bana başlıktaki atasözünü hatırlattı. Türkiye olarak anlaşmalara-protokollere ne kadar uygun davransak ta aşağıda belirteceğim ülke yetkilileri çeşitli nedenlerle aldıkları teorik kararlar ile hem ekonomiyi hem de sanayinin üretimin lokomotifi taşımacılık sektörünü zor durumda bırakmaktadırlar.
En son yazım "Ağlamayan çocuğa meme vermezler" e görüş bildiren Sayın Cem Kalender; "Sayın yetkililer, bu konu ile ilgilenenler, politikaya atılacaklar, Lütfen biraz da Ortadoğu'ya nakliye yapan firmaların bugüne kadar hiç ilgilenilmeyen problemleriyle ilgilenin. Suriye geçişlere ciddi zamlar yaptı. Artık rekabet edemez haldeyiz. Mazot getirişleri de kısıtlandı dolar düşüyor, mazot pahalılaşıyor!"feryadına çok iyi dost olan iki dost ülke Başbakanlarının bir görüşme ile çözüm bulacaklarına inanıyorum.
Taşımacılık ve ekonomik anlamda sorun yaşamadığımız geçen sene 45 bin sefer yaptığımız Gürcistan'da savaş nedeni ile Gürcistan'dan sonra en büyük zararı canı, malı ile Türk taşımacıları yaşamış ve yaşamaya devam etmektedir. Dileğimiz geçişlerin başladığı bugünlerde kalıcı barışın devam etmesi.
İran ile iki ülke arasındaki kara ulaştırma anlaşmasında çok açık belirtmesine ve tüm görüşmelere rağmen akaryakıt fiyat farkını almakta ısrar etmeleri ve de zamanlı zamansız tarifeleri değiştirmeleri ile ekonomik ve taşımacılık alanında maliyetler yönünden rekabet etme şansımız gittikçe azalmaktadır.
Senelerdir geçiş belgesi ve vize konusunda büyük sorun yaşadığımız Deniz komşumuz Rusya 3 sene öncede bahane ettiği tarımsal ürünlerdeki gerekçesini bu senede öne sürerek uzun bir süre tarımsal ürünlerimize yasak getirmiş,(Rusya'nın almadığı aynı ürünler Rusya dışında AB dahil tüm ülkelere gönderilmiştir.) Şimdi de Türk menşeli başta tekstil ve otomotiv olmak üzere ihraç mallarımıza nedensiz bir şekilde kırmızı hat uygulaması yaparak ihraççılarımızın yüklerini ve gümrük depolarına boşaltma yapmayan araçları da gümrüklerde bekletmeye devam etmektedir.(UND açıklaması Rusya’da giriş ve iç gümrüklerde sorun olmadığı, antrepolara boşaltılması halinde TIR'ların bekleme yapmadığı şeklindedir.)
Ermenistan ile taşımacılık olarak çalışmalarımız sürmekte fakat tarih sayfalarının siyasal nedenlerle ortaya konulması nedeni ile bir türlü istenilen seviyeye gelmeyen ilişkilerin Türkiye-Ermenistan maçına Sayın Cumhurbaşkanımızın gitmesi yeni bir dönemi başlatacağına inanıyorum. "Dün ile bugün arasında kavgaların devamı ile yarınların kaybedileceği" çok açıktır.
Taşımacılık alanında iyi ilişkiler içinde olduğumuz Yunanistan'nın da geçiş belgelerini karşılıklı olarak libere etmesi ve bilhassa İpsala ile komşu sınır kapısı TIR geçişlerine 24 saat açık tutması sektörümüze ve ticaretimize verimlilik kazandıracaktır.
AB Ülkesi olana kadar aramızda hiç bir sorun olmayan komşumuz Bulgaristan ise 01.01.2007 de AB ye girişi ile birlikte tutumunu değiştirmiş.1979 KUK anlaşmasını tek taraflı iptal ettiğini ve 1977 anlaşması ile geçiş belgeli sisteme döneceğini belirtmiş, bunun üzerine yapılan resmi ve özel bir dizi görüşmeler sonrası 10- 11.Mayıs 2007 tarihinde Taslak Anlaşmanın geçiş belgelerini içeren 7. maddesi;"İkili ve transit taşımaların geçiş belgesi kotasından muaf olarak yapılması, boş girip yük alacak taşıt sayılarının gerektiğinde karma komisyonca belirlenebileceği ve üçüncü ülke taşımalarının ise kotaya bağlanması" şeklinde düzenlenmiştir. Tarafların bu madde üzerindeki mutabakatı bir protokole bağlanmış ve Bulgaristan Ulaştırma Bakan'nın huzurunda iki tarafın Müsteşar yardımcıları tarafından imzalanmıştır.
Ayrıca, söz konusu toplantıda, Yeni anlaşmanın iki ülkede yasal sürecin tamamlanıp yürürlüğe girmesine kadar, taşımaların 1977 tarihli anlaşma ile yürütüleceği, bu anlaşmaya dayanarak 2007 yılı taşımaları için; 200.000 adet transit, 20.000 adet ikili, 10.000 adet dönüş yükü, 500 adet 3.ülke geçiş belgesi değişimi kabul edilmiştir. Söz konusu geçiş belgelerinin kullanım süreci 1 Temmuz 2007 tarihinde başlatılmıştır.
Bu anlaşmanın yasallaşması için her iki ülke parlamentolarında onaylanması gerekmekteydi. Bildiğiniz gibi bu anlaşmanın yapıldığı tarihlerde Türkiye’de Cumhurbaşkanı seçimlerinden netice çıkmayınca Parlamento kapanmış, 22 Temmuz genel seçimleri sonrası da Türkiye Büyük Millet meclisimiz yasama faaliyetlerine 1 Ekim 2007'de başlamıştır.
İki ülke bürokrasisinin de bu süreçler zarfında anlaşmadaki yasallaşmayı sağlayamaması üzerine yine Bulgar tarafı bir takım gerekçeler öne sürerek 11 Mayıs 2007 anlaşmasını da iptal ederek 28.06.2008 tarihinden itibaren tek yönde 83.-Euro geçiş ücreti uygulamasına başlamıştır.
Bugüne kadar Bulgaristan'ın geri adım atmasını bekleyen ülkemiz Kara Ulaştırması Genel Müdürlüğü, sonunda 01.09.2008 pazartesi gününden itibaren mütekabiliyet esasları çerçevesinde sektörün ve ekonominin zararlarını gözeterek aldığı kararları yürürlüğe koymuştur. İlave olarak Bulgaristan'n senelerdir Türk taşımacılardan aldığı Vignette adı altındaki ücreti de mütekabiliyet çerçevesinde 01.09.2008 tarihinde uygulamaya koyduğu kararlar içine almalıdır.
VİGNETTE (Günlük/haftalık/aylık/senelik olarak ayrılır. Ülkeye giriş yapmadan, ya da girişte, bir benzinci ya da gümrükten satın alınıp arabanın ön camına iyi görünür şekilde yapıştırmak gerekir,2008 senesi yıllık ücreti 537 Euro'dur. Aksi taktirde 4000 Euro arasında bir ceza ile karşı karşıya kalınabilir.)
Türkiye'nin Alınan kararlar içinde Tek yönde 83.-Euro ücret uygulamasına 30 yılı aşkın sektöre hizmet eden Sayın Nazmi Özcan'ın tarafıma gönderdiği mailde ki önerileri; Bulgar araçlarına, uygulanacak Yol vergisi. Transit geçiş için uygulanması düşünülen Euro.83,00 çok ama çok düşük bir rakam.1970 li senelerde, Yabancı plakalı araçlara uygulanan transit geçiş ücreti Yükün ağırlığı x Kilometre x Dem.0.02= Dem.850,00 -Dem.1000,00 arasında idi. Buda, bugünkü kurdan, takriben Euro.500,00 tutar.. Mütekabiliyet esasından hareket eder isek. Bulgaristan transit geçiş = 320 km. Ödenen geçiş Ücreti-Euro.83,00. Edirne>Gürbulak= 1950 km.Bu orantıdan hareket eder isek, Türkiye transit geçiş ücretinin,1950%320= 6.09 X Euro.83.-=Euro.505,00 olması gerekir.- Türkiye’ye yük getiren ve Türkiye'den yük alan, Bulgar araçları içinde Kilometre başına vergi uygulamakta fayda vardır. Örneğin Euro.0.25/Kilometre...
Caydırıcılık unsuru olarak ta doğru bulduğum yukarıdaki önerilere katılmakla birlikte bütün uygulamalardan her iki ülkenin bilhassa taşımacıları sonrada ihracatçıları zarar gördüğünden/göreceğinden karşılıklı uzlaşmacı bir tavır sergileyerek üzerinde daha önce anlaşılan, imza altına alınan, hatta 2008 Nisan ayında 3.ülke hariç boş girişler dahil tüm taşımalar ücretsiz libere edilmesi önerisinin biran önce yasallaştırılarak yürürlüğe konması önem arz etmektedir. (bu yasallaşma süreci içinde de şuanda uygulanmakta olan ücretli uygulamasının da karşılıklı olarak askıya alınması sağlanmalıdır.)
"Komşu komşunun külüne muhtaçtır" atasözümüz doğrultusunda komşu ülke yetkililerini Ticaretin kolaylaştırılması için aldıkları kararları bir kez daha gözden geçirmeye ve uluslararası teamüller gereği ülkeler arasında imzalanan ikili anlaşmalara uymaları gerektiğine inanıyorum.
Anlamlı sözler;
<br><br><b>''Geçmişi değiştiremezsin ama gelecek daha avucunun içindedir.''</b><br><br>