Uzun vadeli rotanın belirlenmesi
Hibrit uygulamalardaki elektrik motorları için kullanılan kendi yoğunlaştırılmış teknolojisini kullanmaya yıllar önce karar veren ZF, 2015'ten sonra saf elektrikli mobilite talebinin görünür hale gelmeye başladığında, yeni bir teknolojiye odaklandı: Krank mili sarımı. Bu, kabloların daha sıkı bir şekilde paketlenmesini sağlayarak, aynı alanla gücü, hızları ve torku artırmaya yardımcı oluyordu. Bu gerekliydi; çünkü elektrikli tahriklerde elektrik motorunun çalışma hızı artık tamamen içten yanmalı motora bağlı değildi. Krank mili teknolojisi, üretimdeki otomasyon seviyesini de artırma potansiyelini elinde bulunduruyor. Bu, rotayı yüksek hacimlere yöneltirken önem taşıyor ve günümüzdeki teknolojinin ulaştığı en son nokta olma özelliğini taşıyor. Hafif ve plug-in hibritlerden binek ve ticari araçlara uygun elektrikli tahrik sistemlerine kadar geniş bir uygulama yelpazesini kapsayan ZF elektrik motorlarının performans aralığı; Elektrikli tahrikleri başarılı bir şekilde endüstriyelleştirerek elektrikli mobilite talebini karşılayan ZF, 2 milyon elektrik motor üretimiyle bir kilometre taşını daha geride bıraktı. Elektrikli binek otomobiller için hibrit ve elektrikli aks tahriklerinden ticari araçlara uygun elektrikli tahriklere kadar farklı araç türleri için elektrik motorları tedarik eden teknoloji şirketi ZF, ürettiği 2 milyon elektrik motoruyla CO2 emisyonlarının azaltılmasına önemli ölçüde katkıda bulunuyor. 75 Nm ila 1.500 Nm torklarda, 50 kW ila 550 kW civarında gerçekleşiyor. ZF Yönetim Kurulu Üyesi ve Elektrikli Güç Aktarma Teknolojisi Sorumlusu Stephan von Schuckmann, "Üretim yıl dönümümüz, uzun vadeli girişimci kararlar ve yenilikçi mühendislik ruhu üzerinde yükselmeyi işaret ediyor" diyor
Elektrikli araç üretimindeki global artışa ayak uydurmak için Almanya'nın Schweinfurt kentindeki tesisinde elektrik motorları üretim kapasitelerini
sürekli olarak geliştiren ZF, son yıllarda Pančevo (Sırbistan) ve Shenyang'daki (Çin) büyük üretim hatlarını da devreye aldı. Firmanın Kuzey Amerika'da şu an yapım aşamasında olan bir başka tesisi de 2023'te faaliyete geçecek. Müşterilerine elektrik motorlarını bileşen olarak tedarik eden ZF, aynı zamanda elektrik motorlarını sırasıyla araç tahriklerine entegre etme ve tüm sistemleri tedarik etme uzmanlığına da
sahip. ZF, binek ve ticari araçlarda tamamen elektrikli tahrikler için kendi geliştirdiği ve ürettiği güç elektroniği ve redüksiyon dişli üniteleri dahil olmak üzere eksiksiz aks ve merkezi tahrik sistemlerini sunuyor.
Daha fazla yenilik potansiyeline sahip yüksek teknoloji ürünü
Elektrik motorlarının inovasyon potansiyeli henüz tükenmedi. Son yıllarda, içinden su geçen klasik soğutma ceketine ek olarak sofistike soğutma çözümleri piyasaya sürüldü. Soğutmada temel yaklaşımları takip eden ZF’nin, Elektrik Motorları Ürün Hattı Yöneticisi Roland Hintringer, "Şu anda, elektrik motorlarındaki ana ısı kaynağı olan bakır teli doğrudan soğutmak için akıştaki yağ ile bir çözüm geliştiriyoruz" diyor. Krank mili sarımı, mevcut sarım teknolojisindeki son yenilik olmayacak. Sürekli gelişme ile kendisini teknoloji liderlerinden biri olarak konumlandıran ZF, sadece sürdürülebilirlik açısından ele alındığında dahi kilometre taşlarını belirliyor ve kritik ağır nadir toprak elementlerinden neredeyse tamamen arındırılmış mıknatıslı elektrik motorları geliştiriyor. Başka bir örnek de hiç mıknatısa ihtiyaç duymayan ayrı ayrı uyarılmış elektrik motorları olarak gösterilebilir.
Bir sonraki kilometre taşı ufukta
Globalde artan hacimler ve elektrikli güç aktarma teknolojisine yönelik yüksek talep göz önüne alındığında, bir sonraki kilometre taşına yakında ulaşılacak. Yönetici Roland Hintringer Hintringer, "Sipariş defterlerimiz dolu, görünen 2 milyon adet elektrik motoru talebi muhtemelen iki yıldan kısa sürede doldurulacak" diyor. ZF'nin 2 milyon elektrik motoru, geleneksel içten yanmalı motorlu binek araç tahriklerinin yerini alırsa, çok ciddi bir tasarruf sağlıyor: 15 yıllık ortalama bir binek aracın hizmet ömrü boyunca 45 milyon ton karbondioksit salınımı ortaya çıkardığı düşünülürse, yenilenebilir enerji kaynaklarıyla aynı tasarruf potansiyelini elde etmek için 80 türbinli bir rüzgâr çiftliğinin 25 yıl boyunca şebekede olması gerekiyor.