161 şehrin trafik yoğunluk derecelerini belirleyen TomTom’un geçtiğimiz günlerde duyurduğu ‘Trafik Sıkışıklık İndeksi’ne göre İstanbul, Moskova’dan sonra Avrupa’nın en sıkışık 2. şehri olarak belirlendi. Rapor; İstanbul'da gün içerisinde yoğun olmayan saatlerde bile seyahat sürelerinin normalden yüzde 55 ve sabahın sıkışık saatlerinde ise yüzde 80 oranlarında daha uzun olduğunu tespit etti. Aynı rapor ayrıca akşam saatlerinde; trafiğin en yoğun olduğu zamanlarda sıkışıklığın normalden yüzde 125 daha fazla olduğunu belirledi.
Her yıl 18,000’den çok dur-kalk
Castrol’ün yaptığı araştırmalar ise şimdiden gösteriyor ki sürücüler her yıl 18,000’den çok dur-kalk deneyimi yaşıyor. Trafik yoğunluğunun fazla olmasından dolayı İstanbul’daki sürücüler, bu rakamdan çok daha fazla dur-kalk deneyimi yaşıyor. Bu öncü çalışmada Castrol, TomTom ile dünya çapında farklı şehirlerde dur-kalk sayısını keşfetmeyi taahhüt ediyor ve TomTom dünyadaki tüm yol ağları üzerindeki sürüş davranışlarını analiz edecek kesin trafik ve seyahat bilgilerini kullanıyor.
Bracchi: Dur-kalk motorlarda mikroskopik aşınma yaratıyor
Kıdemli Teknoloji Geliştirme Uzmanı Gareth Bracchi: “Dur-kalk trafiği yalnızca yolculuk sürelerini etkileyen değil aynı zamanda motorlarda mikroskopik aşınma yaratan trafikte rölanti ve kavşaklarda bekleme gibi problemlere neden olan global bir sorundur. TomTom Navigasyon’la gerçekleştirdiğimiz işbirliği ile şehir sınırları içinde kilometre başına ortalama dur-kalk sayısını ölçmek; hangi şehirlerin daha yoğun trafiğe sahip olduğunu keşfetmek ve hangi şehrin sürücülerinin dur-kalk aşınma riskine daha çok sahip olduğunu göstermek mümkün olacak.”
Yücesan: Sonuçlar için sabırsızlanıyoruz
TomTom Türkiye Ülke Müdürü Enis Yücesan: “TomTom’un da Castrol’ün de okula gidiş ya da bir hafta sonu yolcuğu olsun, müşterilerimizin düzenli bir şekilde yolculuk etmelerini amaçlamaları, bu işbirliğini mantıklı kılıyor. Castrol ile gerçekleştirdiğimiz ortaklıktan son derece mutluyuz ve bu çalışmadan elde edilecek sonuçları paylaşmak için sabırsızlanıyoruz.”