Türk nakliyecilerinin iradesini teslim alamazsınız

Geçtiğimiz hafta basına ve kamuoyuna yansıyan Bulgar nakliyecilerinin Kapıkule’nin Bulgar tarafındaki Kapitan Andrevo kapısını kapatarak eylem yapmasının ardından diğer sınır kapılarında da eylemler başladı.

Bulgar taşımacılar Kapıkule-Kaptan Andrevo ve Hamzabeyli-Lesova kapılarında “yol kapama eylemi” başlattı. Dört gün daha süreceği söylenen eyleme gerekçe olarak Türk yetkililerince yapılan ve tüm yabancı araçlara 8 Nisan 2013 tarihinden itibaren uygulamaya konulan ihracat beyannamelerinin kontrolleri gösterildi.

Fiili Duruma Sağduyulu Yaklaşım

Bulgar nakliyecileri yaptıkları bu eylemlerle, fiili bir durum yaratarak, Avrupa Birliği’nin giriş kapısını Türk nakliyecilerine kapatmış, ülkemiz dış ticaretine ve üzerimizden yapılan transit ticarete ambargo koymuştur. Üzerine fırtınalar kopartılan ve eylemin gerekçesi olarak sunulan olay ise, Türkiye’nin haksız rekabeti önlemek amacıyla ‘tüm yabancı araçlara’ 8 Nisan 2013 tarihinden itibaren uygulamaya başladığı ihracat beyannamelerinin kontrolü…


Sinirleri Zorlayan, Sınır Kapısı Kapitan Andrevo

Bulgar nakliyecilerini ve eylemin gerekçesini daha iyi anlamak için filmi biraz geriye sarmakta fayda var. Bu sürece nasıl geldik? Sınırda Bulgar araçlarının uluslararası anlaşmalarla hükme bağlanan kota uygulamasını delmek ve haksız kazanç sağlamak amacıyla Türkiye’den aldıkları üçüncü ülke taşımalarını Bulgaristan yüküymüş gibi göstererek Bulgaristan aktarması ile AB ülkelerine taşıdıkları iddia ediliyordu. Artan şikâyetler üzerine denetim ve kontrolleri sıklaştıran Türk makamları, bir süre sonra iddiaların doğruluğunu kanıtlayan belgelere ulaştılar. İhracat beyannamelerinde malın gideceği ülke ile boşaltma noktası olarak beyan edilen noktalarda uyumsuzluklar ortaya çıktı. Daha önce Bulgaristan’ın Türk nakliyecilerine uyguladığı denetimlerde çok daha ağır cezalara maruz bırakılan Türk nakliyecilerine karşılık Bulgaristan, sadece 6 aracına kesilen cezayı da sebep göstererek, Bulgaristan-Türkiye sınırındaki Kapitan Andreevo Gümrük Kapısı'nda (artık kapılarında diyebiliriz ) eylem kararı aldı. Elbette yaşanan asıl süreç Bulgar yetkililer tarafından dünya kamuoyundan gizlendi. Özetle ihracat beyannamelerinde yaptıkları usulsüzlüklerle köşeye sıkışan Bulgar nakliyecileri çözümü ‘protesto’da buldu. O gün bugündür hak arama mücadelesinin adı rant kavgası oldu.

Türk makamları haklı olmanın sukunetinde

Türkiye’nin ticari, siyasi ve ekonomik inisiyatifi ve iradesi üzerine oynan bu oyuna karşılık Türk nakliyecileri sağduyuyu elden bırakmıyorlar. Bu sabah Uluslar arası Nakliyeciler Derneği’nden yapılan açıklamada, ‘Bilinmelidir ki, Türk taşımacısı tüm dünya milletlerinden meslektaşları ile ‘eşit koşullarda rekabet” kurallarının oluşturulmasının her zaman arkasında olacaktır’ dendi. Yine gayet sakin bir tavırla ‘Bulgar meslektaşlarımızdan ise sadece kendilerine yönelik olmayan bu yeni uygulama ile ilgili eylemlerine son vermelerini istiyoruz’ yönünde açıklama yapıldı.

Yalnızca Bulgaristan rahatsız

Burada dikkat edilmesi gereken bir diğer hususta UND’nin açıklamasında da belirtildiği gibi ‘eşit rekabet koşullarının oluşturulmasına yönelik bu uygulama aslında tüm yabancı araçlar için geçerli yani bu kontroller ve denetimler yalnızca Bulgar nakliyecilerine uygulanmıyor.

Geç bile kalındı

Birileri sınır kapılarında eylemlar yapıp, bağıra dursun, Türk makamlarının sınır kapılarında başlattığı uygulamanın ehemmiyeti ve aciliyeti ise rakamlarda gizli… Buna göre, 2011 yılında bu sınır kapılarından gerçekleştirilen ihracat taşımalarında yabancı araçların payı yüzde 42, Türk araçlarının payı yüzde 58’iken, 2012’de yabancı araçların pazar payı 161.451 taşıma ile yüzde 43’e yükseldi, bu oran 2013’ün ilk çeyreğinde yüzde 44’e ulaştı, tüm sınır kapılarımızdan yabancı araçların yaptığı ihraç taşımalar ise 2012 yılında 283.704 olarak gerçekleşti, bu sayı yabancı araçların 2011 yılında yüzde 18 olan toplam taşıma içindeki payını yüzde 19’a taşıdı. Bu rakamların ise anlamı şu; baştan aşağıya haksız rekabet!


Sakalımda otur, bıyığımı yol

Yine rakamlardan yola çıkacak olursak, son yıllarda artış eğilimi gösteren, taşıma pastasında payını giderek arttıran üçüncü ülke taşımaları yani kotaya tabii ülkeler olduğunu görüyoruz. Bu ülke araçları Türkiye’den yük alarak ikili taşıma yapıyor gibi taşıma evraklarını düzenliyor ve yükü üçüncü bir ülkeye taşıyor. Yani daha Türkçesi sakalımda oturuyor, bıyığımı yoluyor! Hem benim topraklarımı kullanıyor, hem beni kandırıyor, hem de pazardan payımı çalıyor. Sonra Türk makamları bu gidişata dur demek isteyince kötü oluyor. İşe bakın ki, Türkiye’de bu oyunların en fazla döndüğü kapılar, batı kara sınır kapılarımızdan Kapıkule, Hamzabeyli, İpsala…

Türk nakliyecileri nerede eylem yapsın?

Şimdi bunlar yetmiyormuş gibi, Bulgar nakliyecilerin sınır kapılarında yaptıkları eylemlerin bedelini yine Türk taşımacıları ödüyor. Kapılarda oluşan kilometrelerce kuyruk, aksamalar, gecikmeler, bundan kaynaklı meydana gelen maddi zarar, ihracatımıza inen darbeler… Eylem yapmakta ustalaşan Bulgar nakliyecilerine soruyoruz, ‘yıllardır Türk nakliyecilerine yaşattığınız mağduriyetlere karşılık Türkler nerede eylem yapsın?

Biz sizi tutmayalım! İşte kapı, işte usulsüz beyannameler!

İlk eylemini Bulgaristan-Türkiye sınırındaki Kapitan Andreevo Gümrük Kapısı'nda başlatan Bulgar nakliyeciler, bu kez de Kapıkule-Kaptan Andrevo ve Hamzabeyli-Lesova kapılarında “yol kapama eylemi” başlattı. 4 gün sürecek bir eylemden bahsediliyor.

Usulsüzlükte yaparım, Eylem de yaparım… Sözün bittiği yer!

Kapitan Andreevo kapısında yapılan ilk eyleme katılan Bulgaristan Oto Taşımacılık Birliği (BASAT) Başkan Yardımcısı Petko Angelov buradan yaptığı açıklamada, Bulgar kamyonlarının Türk gümrüklerindeki işlemlerinin özellikle yavaş yapıldığını öne sürmüştü. Angelov, işlemlerin uzun sürmesi yüzünden zaman kaybettiklerini ve müşterilerine kaliteli hizmet veremediklerini söylemiş ve eklemişti, ‘sorunlarımıza kısa vadede çözüm bulunmaması durumunda Bulgaristan-Türkiye sınırındaki tüm gümrük kapılarında eylem yaparız!’

Birkaç Bulgar nakliye firması, Türk yetkililerine diz çöktüremez

Yapılan bu eylemlerle Bulgar nakliyeciler ne kazanır bilinmez ama bir yazar şöyle der: ‘yatağını sevmeyen her ırmağın önünde iki seçenek vardır, ya taşmak ya da kurumak!’ Bulgar nakliyecileri küçük çocuklar gibi mızıkçılık yapacağına yaşanan usulsüzlüklere bir an evvel son verip, eşit rekabet koşullarının oluşmasına katkı sunmalı ve yaşanan süreci diplomatik bir krize çevirmemeli. Türk nakliyecilerinin de sağduyuya yaslanarak yaptıkları açıklamadan da anlıyoruz ki, umutlar ve temenniler bu yönde… 


 

Yorum Yap
UYARI: Küfür, hakaret, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış,
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.
Yorumlar (2)
Yükleniyor ...
Yükleme hatalı.

Sektörel Haberleri

İkinci El’de Kalite ve Şeffaflık
Brisa’nın yeni Pazarlama Direktörü Burcu Cihan oldu
Quick Finans Avrupa'nın lider treyler üreticisi KRONE'nin Türkiye'de finansman partneri oldu
çoklu enerji filosu ile start veriyor