Pazara göre modüler ürünler yaparak, stoksuz çalışarak krizleri aşıyoruz
İbrahim Eserce, kriz ve kriz yönetimi ile mücadele etmenin zorlu bir süreç içerdiğine dikkat çekti. Eserce,“ Krizi aşmaya yönelik öncelikle artık tedarikçilerimiz için zorlu olsa da stoksuz çalışıyoruz. Tam zamanında üretim ve teslimat sistemi kuruyoruz. Biz yeni yapılanmamızda ürünlerimizi üretildikleri hedef pazarlardan başka pazarlara modifiye edilebilecek şekilde modüler hale getirdik” dedi.
Konuşmasına krizi anlamanın iş hedeflerinin yerine getirilemeyeceği ortamın oluşması olduğunu ifade ederek başlayan İbrahim Eserce, krizin olmasını kimsenin istemediğini ancak bugünün global dünyasında eskiye göre daha sık ve şiddetli etkilerle geldiğini belirtti.
Krizin gelişini tahmin etmek zorlaşıyor
İbrahim Eserce, internetin çok önemli rol aldığı global dünyada artık bu krizlerin gelişini tahmin etmenin zorlaştığına da dikkat çekti: “Yakın zamanlarda gördük kurumumuzun coğrafyasından veya pazarından çok uzak ve ilgisiz yerde yaşanan finansal ve siyasal sorunlar, krizler, çok kısa sürede bizim işlerimizi krize sokup durduracak noktalara getirebiliyorlar. Artık yeni dünyanın bütün pazarları, piyasaları, endüstrileri birbirinden çok etkilenir hale geldi. Dolayısı ile de artık bu krizlerin nereden ne şiddetle gelebileceğini tahmin edebilmek, hesaplayabilmek eskiye göre çok daha zor” dedi.
Kriz ve kriz yönetimi ile mücadele
Kriz ve kriz yönetimi ile mücadele etmenin çok zor ve yıpratıcı olduğunu bu süreçler içerisinde gördüklerini de vurgulayan İbrahim Eserce, krizle mücadeleye yönelik Temsa bünyesinde yaptıkları çalışmaları aktardı: Biz TEMSA’daki deneyimlerimiz sonucunda, yapılabilecek çok şey olduğunu gördük. Krizlerin büyüklü küçüklü olarak gelecekte de mutlaka geleceğinin varsayımını yaptık ve iş yapış şeklimizi buna göre yeniden gözden geçirdik. Yeni yapımızda, “kriz gelirse ne yapalım” yerine kriz gelmeden adapte edebileceğimiz, kriz ortamına da uygun bir çalışma düzeni oluşturmaya gayet ettik. Bu yeni ortamımızda öncelikle güçlü ekipler kurduk. Değişen koşullarda pazarda ve tedarik zincirinde sinyalleri okuyabilen, insiyatif kullanabilen ve hızlı karar alabilen ekipler oluşturduk” diye konuştu.
Krize hazır bir yapı
Temsa Global Fabrika Direktörü İbrahim Eserce, güçlü ekiplerle kriz yönetimi yapmak yerine daima krize hazır bir yapıda çalışmak için neler yaptıklarını şu şekilde dile getirdi: Kriz geldiğinde, klasik olarak kriz yönetimi ile alınan tedbirleri mümkün olduğu kadar rutin hayatımızın içine adapte ediyoruz. Buradaki yaklaşımımız, nasıl bir araba alınca düşünmeden sigorta da yaptırıyoruz, böylece kaza olunca habersiz gelen maddi yük için çözüm aramıyoruz, fabrikada da aynı mantıkla bakıyoruz. Örneğin, fabrikada üretim düşünce, ham malzeme stoklarının sorun olacağı gerçeği için, bazı tedarikçilerimiz için daha zor da olsa, stoksuz çalışıyoruz. Stoğu onlara fabrika içinde tutturuyoruz ya da JIT, Tam Zamanında Üretim sistemi ile tam zamanında teslimat sistemleri kuruyoruz. Başka bir örnek: Kriz zamanlarında rutin olarak satış yaptığımız bir pazar durabiliyor. Dolayısı ile fabrikada o pazar için üretilmiş veya üretilmekte olan birçok mamül ve yarı mamul stok elde kalabilmekte. Biz böyle durumlar için ürünlerimizi pazarlara göre modüler yapmaya başladık; yani ürünleri gerektiğinde farklı ülkelerin özelliklerine göre modifiye edilebilecek şekilde tasarlamaya başladık. Başka bir deyiş ile bir ürün gamımız var. Bir de ürünlerin satıldığı pazarlarımıza göre spesifikasyon matriksimiz var. Bu gözle bakıldığında, her firma kendi içinde, kriz geldikten sonra, kriz yönetimi ile çok zorlanarak ve yıpranarak yapabileceği bir çok şeyi normal iş modeline alabilir.”
En hızlı giden değil, en az hata yapan kazanıyor
İbrahim Eserce, “İyi günlerde çok daha fazla para nasıl kazanırımı düşünürken, mutlaka aynı şekilde daha fazla nasıl tasarruf ederim düşüncesi de akılda olmalı” diyerek, buna en güzel örnek olarak Formula 1’de yarışı her zaman en hızlı giden değil, bazen de en az hata yapanın kazanmasını gösterdi.
Güçlü bir ekip ve liderin rolü
Temsa Global Fabrika Direktörü İbrahim Eserce, konuşmasını güçlü ekibe sahip olunması ile liderlerin önemini anlatarak bitirdi: Güçlü ekipler çok önemli. Yeni anlayıştaki liderlerin rolleri önemli. Organizasyonda otoritenin sorgulanabileceği hatta bunun teşvik edildiği bir kültür gerektiğine inanıyoruz. Lider konumundaki herkesin samimi bir iletişim içinde olması gerektiği ve liderlerin de bulundukları ortamı sürekli dinleyerek sürekli öğrenmelerinin gerektiğine inanıyoruz.