Ulaştırma, Denizcilik ve Haberleşme Bakanı Lütfi Elvan UND Genel Kurulunda önemli konulara ilişkin açıklamalarda bulunarak taşımacılık sektörünün 77 milyon vatandaş ilgilendiren bir sektör olduğunu mutlaka taşıma ile karşılaşacaklarını söyledi. Geçmiş 10-12 yıla bakıldığında, kural kaidenin olmadığı, isteyen herkesin taşımacılık yapabildiği bir yapıdan bahseden Elvan hükümetin göreve gelmesi ile birlikte karayolu taşımacılığı alanında ciddi düzenlemeler yapıldığını ifade etti. Karayolu taşımacılığı kanununu çıkararak akabinde ikincil düzenlemeleri gerçekleştirerek her anlamda sektörü düzene sokmaya çalıştıklarını, yapılan düzenlemelere ilk zamanlarda karşı duranlar olduğunu bugün düzenlemelere ihtiyaç olduğunu konusunda birleştiklerinin altını çizdi.
“Çile çekmek istiyorsan kamyon şoförü olacaksın”
Sektörün AB mevzuatına uyumunun önemini vurgulayan Bakan Elvan "Bizler açısından son derece önemliydi, mevzuata büyük ölçüde uyum sağladık ama AB ülkelerinin kendi kurallarına uymayarak tarife dışı engeller koymaya çalıştıklarını görüyoruz. 15 yıl geriye gidersek taşımacılık sektörü çile çekilen bir sektördü hepimiz hatırlayalım.
Rahmetli babamda nakliyecilik yapmıştı gençlik yıllarında. Hep şunu duyardım çile çekmek istiyorsan kamyon şoförü olacaksın. O dönemlerde altyapısı oldukça kötü, iki aracın yan yana gidemediği yollar, her tarafın çukur düzgün asfaltın olmadığı, araçların sürekli arıza yaptığı lastiklerinin patlayıp yollarda günlerce bekledikleri dönemler artık geride kaldı. Türkiye özellikle ulaşım altyapısı ile gerçekten çağ atladı. Hep söylüyoruz ve yine söylemeye devam edeceğiz 6100 KM bölünmüş yolumuz varken şu anda 17750 KM bölünmüş yol yaptık son 12 yılda ve araçlarımızın güvenle seyahat edebileceği bir yol güvenliği sağladık.
Ekonomik ömrünü tamamlamış çok sayıda aracın trafikte olduğunu görüyorduk ki bu nedenle araçlar sık sık arıza yapıyor yolda kalıyordu. Yaptığımız düzenleme ile 1990 model üstü ve araçları bakanlık olarak biz aldık ve araçları önemli ölçüde yeniledik" dedi.
“Biz güçlüyüz, alternatifimiz çok”
Uluslararası taşımacılık açısından ciddi sorunların olduğunu söyleyen Bakan Elvan, önemli bir kısmının üstesinden geldiklerini ve sorunların üzerine kararlılıkla gideceklerini belirtti. Kendisinin göreve geldikten kısa bir süre sonra Bulgaristan ile kriz yaşandığını süreci Çetin Bey ve diğer arkadaşlar ile bürokratlarla çözmeye çalıştıklarını anlatan Lütfi Elvan “ Bürokrat arkadaşlarıma ilk olarak bize alternatif olabilecek güzergahları bir an önce tespit edip bu güzergahları kullanmaya yönelik altyapıyı oluşturma talimatı verdim. Karayolu taşımacılığını artırmamız gerekiyor, bunun ile ilgili hemen girişimlerde bulunun, sıkıntıları bize iletin ki sorun yaşanılan ülkeler ile müzakere masasına oturduğumuzda zaman kaybı yaşamayalım. Bulgaristan krizinde Yunanistan’ı kullanarak mücadelemizi gerçekleştirdik.
Sadece batıya yönelik değil doğu tarafında da Hazar geçişi dahil çalışmalarımızı yoğun bir şekilde gerçekleştiriyoruz. En son Azerbaycan Cumhurbaşkanı’nın ziyaretinde benim bir teklifim oldu ortak bir şirket kurma bağlamında Hazar için, ilk başta müspet bir yaklaşım gösterdiler teknik yönden arkadaşlarımız çalışacaklar. Sizin alternatif güzergahlarınız varsa masaya güçlü oturursunuz. Biz kullanalım veya kullanmayalım elimizin altında mutlaka alternatif güzergah olmak zorunda, bu sayede önemli kazanımlar elde ettik.
Bir tarafta İran, Irak gibi doğuya açılan kapılarımız var diğer tarafta batıya açılan kapılarımız var. Aslında Türkiye öyle bir konumda ki her taraftan alternatifimiz mevcut, sıkıntı çektiğiniz ülke ile çalışmak zorunda olmuyorsunuz diğer ülkeler bizim kadar şanslı değil. Biz güçlüyüz masada dik duracağız ” dedi.
“Haksızlığı gidermek boynumuzun borcudur”
Bakan Elvan Gümrük Birliği Anlaşması ile malların serbest dolaşımı AB ve Türkiye için geçerli ve eşit hale geldiğini belirterek Türk nakliyecilerinin ‘Mallarını satmak istiyorum ama geçişe izin verilmiyor’ şikayetleri üzerine bu durumun kabul edilebilir bir yanı olmadığını ve mücadele edeceklerinin altını çizerek “Bakanlar Kurulunda konuyu gündeme getirdim, AB Bakanımız Volkan Bozkır bürokratlarına gereken talimatı verdi. İki bakanlık olarak ortak çalışıp güçlü adımlar atacağız, çünkü biz haklıyız hakkımızı sonuna kadar savunacağız. Uluslar arası anlaşmalar bazında baktığımızda nakliyecilerimize haksızlık yapıldığını görüyoruz, haksızlığı gidermekte bizim boynumuzun borcudur. Burada önemli olan siyasi kararlılıktır, eğer siyasi alanda kararlılığınız yoksa adım atamazsınız. Bürokratlarım ile övünüyorum sonuna kadar güveniyorum ama işler bürokratların vereceği kararlarla yürümez, siyasi kararlar ile yürür” dedi.
İran’da taşıma sektörü olarak 10 yıl öncesinde yüzde 65 Türk payı varken bugün İran payın büyük sahibi haline geldiğini söyleyen Elvan ” Biz kan kaybettik geriledik ama bugün rakamlara baktığımızda eski büyük payımıza dönmeye başladığımızı görüyorum. UND’nin faaliyetlerini çok önemsiyoruz, göreve geldiğimden beri devamlı iletişim halinde olduk. Kararları birlikte aldık, dik durduk ve birlikte yolumuza devam ettik önemli olan budur. Kazanımlarınızı artırmaya devam edeceğiz hiç süpheniz olmasın ” diyerek nakliyecilere güvence verdi.
AVRUPA’NIN GERÇEK YÜZÜ ORTAYA ÇIKTI
UND Başkanlığına yeniden seçilen Çetin Nuhoğlu Türkiye’nin ihracatla büyüyen bir ülke olarak 13.5 milyar dolarla turizmden sonra en fazla hizmet ihracatı gerçekleştiren sektör olduklarını söyledi. Hükümetin Türkiye’nin ekonomik büyümesini ihracata endeksleyerek geçen yıl büyüme oranlarında yüzde 90’ının ihracattan geldiğini ifade ederek Türkiye’nin ihracatla büyümekten başka şansı olmadığını kaydetti. Ülkenin 2023 ihracat hedefine ulaşması için UND olarak kendilerini Avrupa-Asya arasında mal taşıması için konumlandırdıklarını belirtti.
“Ro-La dayatması bitmeli”
Nuhoğlu :“2008 yılında Batı kapılarından toplam 400 bin taşımadan 35 binini taşıyorduk ama 2013 yılına geldiğimizde bu rakam 390 bine, yabancıların payı ise 110 bine yükselmiş. Sürekli azalan payımızla hedeflerimize ulaşamayız. Romanya’dan, Bulgaristan ithal edip, Türk mallarını taşıyacağız bu kabul edilemez. Niye rekabetçi olamıyoruz deyince çok net olarak gördük ki, yabancı araçlarla rekabet,sınır kapılarında beklemeler, geçiş belgelerinin yetersiz olması önümüze çıktı. Ayrımcı geçiş ücretlerinin kalkması, Ro-La dayatmasının bitirilmesi gerekmekte. İran’da kamu idaresi bize büyük zorluklar çıkarıyordu. Hükümetimiz mütekabiliyet yasasını uygulayarak, bize çıkardığınız maliyetleri bundan böyle biz de aynı seviyeye çıkaracağız dedi. Baştan sona kadar bu mücadeleyi verirken bir kez daha öncelikle bürokratlarımıza başta müsteşarımız olmak üzere, aramızda Osman Aşkın Bak İran-Türkiye Dostluk Grubu Başkanı kendisine de her defasında bu mücadelesinden dolayı yanımızda olduğu için çok teşekkür ediyorum. Sayın bakanım bu sektör sizinle gurur duyuyor, size çok teşekkür ediyor şükranlarını arz ediyor ”dedi.
“Viyana’yı hukukla geçeceğiz”
Avusturya geçişlerinde 1992’den beri bir dayatma olduğunu belirten Nuhoğlu Dünyanın hiçbir yerinde olmayacak bir şey ile çevrecilik adına geçişlerinin sürekli sınırladıklarını söyledi. O zamanlarda bu durumun çok önemli olmadığını belirterek sözlerine devam etti “ Çünkü herkes eşit şekilde geçiş yapardı fakat birden şartlar değişti. Türkiye’nin batıya yaptığı taşımalarda Avusturya önümüze çeşitli engeller koydu. Biz ikinci bir koridor olarak Macaristan üzerinden Avusturya üzerinden Almanya’ya Hollanda’ya giderken Macaristan trenini ortadan kaldırıyor ve kabul edilemez bir şekilde Türk nakliyecilerine dönüp aşağıya inin buradan geçiş yok diyorlar. Maksat özellikle Bulgar ve Rumenlerin hatta daha sonra bu hakkı almış Sırpların trene binememesi ve Ro-Ro hatlarının yüzde 90’ını kullanan Türklere istediğini bize yaptırıyor. İşte biz buna dur dedik sonuna kadar mücadele ettik, etmeye devam edeceğiz. Viyana’ya çıkartma yaptı arkadaşlarımız otoban ve geçişlerden belge almadan geçtiler, orada basın toplantısı yaptık, büyükelçiliğimizle konuştuk, Ulaştırma Gn Md. ile Viyana’da. Kamyoncular olarak hırsımızı alamadık direk genel müdüre de yazı yazdık, bakanımıza da yazı yazdık Berlin’e şikayet ettik Ekonomi Bakan yardımcımızla Almanya Ekonomi Bakan yardımcısı ile toplantı yaparak Avusturya’ya baskı kurduk. Lobi faaliyeti yapamasaydık bu işleri başaramazdık, geri adım attırıp bu işi hukukla çözeceğiz” dedi.
“Türkiye kendi malını değil Avrupa’nın malını ihraç ediyor”
Genel kurulda tespitini paylaşan UND Başkanı Çetin Nuhoğlu eskiden Türkiye’nin ihracat malını konuşuyorken herşeyin çok değiştiğini özellikle son 10 yılda 140 milyar dolarlık yabancı sermayeyi ülkeye çektiğini belirterek “Türkiye’nin Avrupa’ya ihracatının yüzde 50’sini Türkiye’de yatırım yapmış olan yabancı firmalar özellikle AB ülkeleri gerçekleştiriyor bunların yüzde 29’u Alman firması. Dönüp baktığımızda Türkiye kendi malını değil Avrupa’nın malını ihraç ediyor, bu bakış açısı bir anlamda Türkiye’nin Avrupa’ya entegresini engelliyor çünkü yatırımcı gelmeyecek kendi ürettiği malını Avrupa’ya satamıyorsa önünde engeller varsa onu yapamayacak. Türkiye tam entegre olursa küresel ekonomilere, yatırım çekebilmesi, buradaki rekabetçilik, yetişmiş insan gücümüz ve çok ciddi yatırımlarla Ar-Ge faaliyetlerimizin yükselmesi, inovasyon kabiliyetimizin artması çok önemli işler başarırız. Batıya taşımalarımızın önemli engellerden biride buydu “ dedi.
“Sektöre uğurlu geldiniz”
Macaristan ile 1992’de yapılan anlaşma gereğince iki ülke arasındaki transit geçişlerin yeşil araçlarla serbest olduğunu ve bir kuruş dahi ödemeden geçiş yapabileceklerini fakat nasıl oluysa bu anlaşmanın yürürlüğe girmediği serzenişinde bulunan Nuhoğlu ” 2003-2004 yılında konuşmaya başladığımız zaman AB uyum sürecine denk geldiği zamanlar gündeme getirmediler. Çok yüksek rakamlar ödeniyordu transit için 400 Euro gibi rakamlardan bahsediyoruz. Başbakanımız, TOBB ve TÜSİAD başkanları defalarca anlattılar yapılan anlaşmadan kazanılmış haktan dönemezsiniz diye, yoğun lobi çalışmalarından sonra ödemememiz gerekiyor aslında ama 60 Euro’ya razı olduk. Baskılara hayır diyen bürokratlarımızın baskılar karşısında dik durmasının meyvelerini aldık, kendilerine şükranlarımızı sunuyoruz.
Bulgaristan sizin girişimlerinizle Türkiye’nin T harfini konuşamaz oldu, ayrımcılık karşısında nasıl mücadele etmemiz konusunda sizlerin yönlendirmesiyle kararların arkasında durabilmeyi gösterince böyle bir tablo çıktı ortaya. Sayın bakanım siz bizim sektörümüze uğurlu geldiniz, çok teşekkür ederiz. Birçok çalışmalar yapılmıştı ama siz geldikten sonra bunlar inanılmaz hızla çözüldü. Bu sektör sizinle gurur duyuyor, size çok teşekkür ediyor şükranlarını arz ediyor ”dedi.
“Mallar ışınlanarak mı gelecek?”
Transit geçiş sorunlarından bahseden UND Başkanı Nuhoğlu Dünya Ticaret Örgütü’nün Mali’de aldığı kararların çok net şekilde üye ülkelerin başka bir ülkenin kendi üzerinden mal geçişini engelleyemeyeceğini,güzergah değiştiremeyeceğini ve fiyat dikte edemeyeceğini söyledi. Bunlara rağmen AB ile sorunlarının olduğunu ifade eden Nuhoğlu ” Malların Serbest Dolaşımı 1970 1/95 sayılı Ortak Konsey Kararı ile bu hakları aldık. Düşünebiliyor musunuz AB sen malları serbestçe ülkelerimde dolaştırabilirsin ama TIR’ları dolaştıramazsın diyor. Peki bu malları uçarak mı, ışınlanarak mı gelecek?
Turistik seyahate gitmiyoruz biz, Roma’da Kolezyumu veya Berlin’de müze gezmesine gitmiyoruz. Sizin mallarınızı kilosu 1.5 dolardan taşırken sizin Türkiye’ye gönderdiğiniz kilosu 4.5 dolar olan malıda buraya getiriyoruz. Bu transit geçişlerde ki anlamamazlık çok vahim. Avrupa’nın medeniyet, ekonomi ve vizyoner görüntüsünün gerçek yüzü ortaya çıktı” dedi.
“Sizi trene nasıl binmeye zorladık dediler”
Dünya Bankası hazırladığı raporda Avrupa Birliğine Türkiye’ye karşı yapılan uygulamaların doğru olmadığının iletildiğini söyleyen Nuhoğlu Gümrük Birliği’ne Türkiye’nin girmesi ile Avrupa ve dünya çok şey kazanarak, transit kotaların Türkiye’nin serbest dolaşımını etkileyeceğini ifade etti. AB’nin bir çalışma yaptığını fakat hala açıklanmadığının altını çizdi.” Çalışmalarından dolayı TİM, TOBB, Ulaştırma ve Ekonomi bakanlığımıza teşekkür ediyorum. Bu dava hukuk olarak Viyana’da aşılacaktır, önce AB ve Avusturya hükümetine ardından tüm Avrupa’daki tüm kurumlara karşı haksız olan bu uygulamayı kaldıracağız. Son 2 yılda hem eski hem yeni AB komiserleri ile yoğun görüşmeler yaptık, hepsi bu konuda yapılan haksızlığa karşı ‘Biz bunu nasıl yaptık, sizi trene nasıl binmeye zorladık, transitte nasıl kota koyduk’ diyorlar, şaşkın vaziyetteler bunun üzerine gideceğiz” dedi.
Rusya konusunun son dönemlerde ticaret ve ekonomik sıkıntılardan dolayı yaşadığımız problemler yüzünden bir fırsat olduğunu, iyi tasarlanamadığı takdirde çözemeyeceklerini belirten Çetin Nuhoğlu ”İki toplantı yapıldı burada Ekonomi, Ulaştırma ve Gümrük bakanları her iki ayda bir toplanma kararı aldılar, ikinci toplantı Moskova’da yapıldı ilk defa ASMAP Dernek Başkanı Yury Soukhin Türkiye’ye geldi, 16 Mart’ta kendisi ile görüşmek üzere Moskova’ya gideceğim, eminim ki Rusya ile ilgili problemlerin çözülmesi konusunda öneriler sunacağız” dedi.
“İtalya’nın mallarını taşıyamıyoruz”
Türkiye’nin AB’ye yaptığı ihracatın yüzde 10’u İtalyan firmaları Türkiye’de ürettiğini ve bu entegrasyon içinde lojistiğin hala bir engel olarak kalmasının çok önemli bir aksaklık olduğunu belirten Başkan Nuhoğlu ”İtalya konusunda bir sıkıntımız var, son 8 yıldır ısrarla yetkili belgelerimizi tutuyor. İtalya Başbakanı Türkiye’yi ziyaret ettiğinde kahvaltıda kendisine çok net ifade ettim, sizin malınızı taşıyamıyorum dedim. Belge sayıları ile ölçüm yaptık Almanya’da ve Hollanda’da ticaret artmış çünkü belge sayısı problemi yok ama İtalya ile ne ithalat ne de ihracat hiç değişmemiş. Belgeler ülkeler arasındaki ticarette çok önemlidir, bu konuda yaptığımız en son toplantıda da kamumuz bize hak verdi ve kararlı duruşunu gösterdi hükümetimiz, en kısa sürede İtalya sorunu çözülecektir” dedi.
“Saatlerimizi kapılarda harcıyoruz”
Türkiye’den yüklenen bir mal fiziki olarak Avrupa’nın mevcut şartlarını uyguladıkları zaman normal şartlar içinde 36 saatte Münih’e teslim edilecekken bugün bu rakamın 90 saatin üzerinde olduğunu ifade eden Nuhoğlu “Bu 36 saatin bir 36 saatini daha sadece Türkiye’de gümrüklerde kapılarda, TIR’larda, Ro-Ro’da harcıyoruz. Kapıkule’yi 1 saatte geçmek adına Gümrük Bakanlığına değer akış haritalarını çıkardık. Önümüzdeki sene sonunda tüm engellerin kalkacağına inanıyoruz. TOBB’un yaptığı tır parkının temelini attık, Haziran ayında tamamlanmış olacak ” dedi.
Taşıma hukuku ile ilgili büyük bir açmazda olduklarını söyleyen UND Başkanı hem tır şoförleri davaları hem de taşıma hukukunda önümüzdeki dönem içinde Hukuk Çalışma Grubu kurarak çalışacaklarını ifade etti. Konuyla ilgili ufak bir anısını anlatan Nuhoğlu ” Bu projeyi nasıl hayata geçirebiliriz diye Adalet, Çalışma ve Güvenlik Bakanına ve müsteşarlara gittiklerini söyledi ve Bir süre sonra müsteşar kalktı biz derdimizi anlatırken; bir dakika başkan bu konu böyle anlatılmaz ben anlatacağım dedi. Bizim yaşadığımız sorunları hem devlet diliyle hem özel sektör diliyle 15 dakikada Adalet Bakanımıza öyle bir anlattı ki kamunun da sektöre sahip çıktığını gördük “ diyerek mutluluğunu paylaştı.
“Şoförlere yeşil pasaport verilmeli”
Sürücü vizeleri ile ilgili sıkıntılarının devam ettiğini ilgili çalışmalar yapıldığını söyleyen Başkan Nuhoğlu “Batıya yapılan taşımalarda çalışan 25 bin şoförümüz var. Diyoruz ki bu şoförler senelerdir taşıma yaparlar size yıllardır, bunlardan hiç biri bu zamana kadarda iltica etmedi hala bunlara turist vizesi verilmesi ve 6 ayda bir 22 evrak istemek ne kadar doğru? AB vizem bitti Portekiz’e ihracat yapmam için oradaki müşterinin bize davetiye göndermesi şartı koyuluyor, bu muameleden sonra sektördeki arkadaş bir daha gitmiyor. 25 bin şoförümüzü tespit ettik, kapılardan çıkışını sağladık, tüm bakanlıklarımıza ilettik ve tanımalarını rica ettik. Şoförlerimizin arkasında durun, biz UND olarak arkalarında olduğumuzu belirterek vize alımlarını kolaylaştırmalarını istedik. Bir arkadaşımız hükümete sunalım bunlar çok önemli insanlar yeşil pasaport verelim ve problem ortadan kalksın dedi “ diyerek çözüm önerisinde bulunulduğunu net bir şekilde ifade etti.
YABANCI FİRMALARIN ÜLKEMİZ PİYASASINDA TEKELLEŞMESİNİN ÖNÜNE GEÇTİK
”Sektör Allah’a emanet gidiyor”
Genel kurulda TOBB adına söz alan Başkan Vekili Halim Mete, Ali Osman Ulusoy’un TOBB yönetimine girdiğinde Tır Komitesi Başkanı iken Rıfat Bey başkan seçildikten sonra yanına giderek kendisini kastederek Halim’i bana ver dediğini söyledi ve devam etti ”Ben kamyonculuktan anlamam dedim kendisine Kartal’da kuyumculuk yapardık. Israr neticesinde 14 senedir başta Tır Komitesi Başkanı olmak üzere arkadaşlarla konularını sorunlarını paylaşmaya başladık.
Bu sektör Allah’a emanet gidiyor, Allah yardımcıları olsun sizler zaten yardımcılarısınız teşekkür ediyoruz. Uluslar arası taşımacılık ülkemizin uluslar arası anlamda rekabeti en yüksek sektörüdür. Turizm’den sonra en büyük hizmet ihracatını taşımacılık sektöründe yapmakta, taşımacılığın kazanması diğer sektörlerinde kazanmasını sağlıyor. Taşımacılık şirketlerimizin sunduğu kaliteli ve uygun maliyetli hizmetler sadece Türk şirketleri değil tüm dünya tarafından tercih edilmekte, bu durum hepimiz için gurur kaynağıdır “ dedi.
Halim Mete TOBB olarak bu sektöre azami seviyede destek vererek ve daha güçlü hale gelmesi için çalıştıklarını söyledi. Uluslar arası taşımacılığın kalbi sayılan Tır sisteminin taraflarından yürütüldüğünü, UND temsilcilerinin de içinde bulunduğu sektörü disipline etmek için korunan ve kefil olabilecek şirketleri korumak amacıyla kurulduğunu söyledi. TIR karnesi kullanımı ile 50 yıldır nakliyecilerin kapılarda bekletmeden taşıma yapmalarını sağladıklarını, yılda yaklaşık 120 bin Türk taşıması ile TIR sisteminin dünyadaki bir numaralı kullanıcısı olarak bu kullanımlardan doğan yıllık 60 milyar kefalet hissesi TOBB tarafından istenilmekte olduğunu ifade ederek BM tarafından TIR sisteminin elektronik hale getirilmesi çalışması olan E-TIR projesi paydaşlarından biri olmayı talep ettiklerini ve sonucunu beklerini sözlerine ekledi.
“Ülke kaynaklarının dışa aktarılmasını engelledik”
UDH Bakanlığı tarafından alınan yetki ve geçiş belgeleri, sayısal takograf kartlarının dağıtımı da odalarımız işbirliği ile birliğimiz tarafından gerçekleştirilmekte olduğunu belirten TOBB Başkan Vekili Mete “Taşımacılığımız tarafından son derece önemli olan geçiş belgelerinin bakanlık tarafından belirlenen kurallara uygun verimli ve adaletli bir şekilde dağıtımını sağlıyoruz. Talat Aydın’a teşekkürlerimi sunarken şunun altını çizmek isterim ki nakliyeciler Talat Bey’i neredeyse idam edeceklerdi, şimdi heykelini dikecekler.1992’den bu yana sayısı 850 bini bulan geçiş belgelerini kayıt altına alarak dağıtıyoruz.2008’den beri tüm firmalar geçiş belgelerine ulaşabilmekte ve taşımalarını da bu bilgilerine göre planlayabilmekte. Sayısal takograf sistemini çok kısa bir sürede dünyada eşine az rastlanan bir hızda oluşturduk ve Avrupa’ya yapılan taşımaların sekteye uğramadan devam etmesini sağladık. Yaptığımız yatırımla ülke kaynaklarının dışa aktarılmasını engelleyerek konuyla ilgili ulusal bilgi birikimi ve mesleki kapasite gelişimini sağladık” dedi.
AB Ortak Transit Sözleşmesine 1 Aralık 2012 tarihinde taraf olmaları ile birlikte TOBB ve UND ortaklaşa TOBB-UND A.Ş kurduklarını, TOBB tarihinde bir ilk ve odaların dışında ayrı bir kuruluş ile ortaklık kurduklarının altını çizdi. Şirketin ülkemiz karayolu taşımacılarının sistemde gümrük idareleri nezdinde doğabilecek borçlarına yönelik teminat sağlamaya başladığını anlatan Halim Mete ” Bu alanda faaliyet gösteren yabancı firmaların ülkemiz piyasasında tekelleşmesinin önüne geçtik. Sınır geçişlerinin kolaylaştırılması amacıyla ülkemiz sınır kapılarının yap-işlet-devret modeliyle yenilemesini birliğimiz devlet bütçesini tek kuruş harcamadan üstlenmiştir. Yenilenen kapılarda geçiş hacmi 4 kat büyürken, bekleme süreleri yarı yarıya azalmıştır. Yaptığımız bu tür projeler dünya çapında örnek olarak gösterilmektedir ”dedi.
“Lojistik Master planı devlet politikası haline getirilmeli”
TİM Başkan Yardımcısı ve Lojistik Konsey Başkanı Bülent Aymen UND’nin lojistik sektörünün Türkiye’de en önemli oyuncularından biri, aynı zamanda TİM Lojistik Konseyinin değerli üyesi olduğunu söyledi. Lojistik sektörünün en uygun maliyetle en hızlı teslim yönünden hedef pazarlarda ihracatçıların rekabet gücünü arttıran sektör olduğu vurgusunu yapan Bülent Aymen ” UND Türk mallarını özellikle yakın coğrafyadaki jeopolitik risklere ve problemlere rağmen taşıma yaparak önemli bir hizmette bulunarak,2023 dış ticaret hedefimize de ışık tutuyor. Başkanım 500 milyar dedi ben 1.2 Trilyon dolar dış ticaret ihracat hedefi bekliyorum, bunların gerçekleştirilmesi için lojistik master planının devlet politikası haline getirilip devreye sokulması gerekmektedir. Lojistik faaliyetlerinin gerçekleştirilmesi için TİM olarak lojistik sektörünün yanında olduğumuzu bildirmek isterim “ diyerek desteğini belirtti.
Umut Çelik / tasimacilar.com