2013 yılında yüzde 20 büyüme hedefleyen CEVA Lojistik, uluslararası karayolu nakliyesi dışında bu yıl demiryolu taşımacılığına da girmeyi planlıyor. Türkiye'de taşımacılığın yüzde 90'dan fazlasının karayolu ile yapıldığını ifade eden CEVA Türkiye ve Balkanlar Genel Müdürü Fuat Adoran, uluslararası piyasalarda en ekonomik taşıma biçiminin kombine taşımacılık olduğunu vurguluyor.
"Türkiye'de demiryolu, denizyolu ve havayolunu etkin bir şekilde kullanan kombine taşımacılık anlayışa geçilmeli" diyen Adoran, sektörün gelişmesi için firmaların Avrupa Birliği (AB) ve diğer ülkeler genelinde entegrasyon sağlayarak global lojistik ağlarına dahil olması gerektiğini söylüyor.
Dış Ticaret hacmi dört kat büyüyecek
Türkiye'nin 2023 hedeflerinin lojistik sektöründe yeni hesapların yapılmasında etkili olduğunu ifade eden Adoran, gelişmeleri şöyle aktardı: "2023 yılında dünyanın ilk 10 ekonomisi arasına girme ve yaklaşık 1.2 trilyon dolarlık dış ticaret hacmine ulaşma hedefi, tüm sektörlerde geniş yankı uyandırdığı gibi lojistik sektörünü de harekete geçirdi. Bu denli büyük ticaret hacmini omuzlayacak kapasiteye ulaşılması, Türkiye lojistik sektörünün en önemli önceliği haline geldi. Mevcut dış ticaret hacminin dört kat büyümesi anlamına gelen bu hedefle birlikte, lojistik potansiyelinin de artacağı ve 2023 yılında lojistik pazarının bugüne kıyasla üç kat büyüyeceği tahmin ediliyor. Büyüyen lojistik pazarında karayolu taşımacılığında İki buçuk kat, demiryolu ve denizyolu taşımacılığında ise dört kat artış bekleniyor."
“2023 Hedefleri için Serbestleşme Yasası çıkmalı”
Dış ticarette dengelerin değiştiğini vurgulayan Fuat Adoran, bu değişikliklerin Türkiye'nin lojistik üs olma ihtimalini artırdığına dikkat çekiyor. Adoran, liman ve demiryolu bağlantılarının şart olduğunu söylüyor. Demiryollarının serbestleştirilme sürecinin Türkiye'nin 2023 hedeflerine ulaşmasında son derece önemli ve stratejik bir konu olduğunu vurgulayan Adoran, demiryollarının ülke yaran doğrultusunda tam rekabet koşullarına uygun bir şekilde serbestleştirilmesi gerektiğini savunuyor. Adoran'ın bu konudaki önerileri şöyle: "Serbestleştirme yasası bir an önce çıkartılmalı. Uygulamada yaşanacak geçiş süreci, kamu ile özel sektör kuruluşlarının rekabetini, eşitlik ilkelerini ihlal etmeden düzenlenmeli. Serbestleştirme yasası ve mevzuatı öngörülebilirlik unsuru çerçevesinde hazırlanmalı. Yani yasal düzenlemelerin neler olacağı, altyapı yatırımlarının ne zaman ve nasıl yapılacağı gibi önemli konuların çerçevesi açık şekilde çizilmeli. TCDD'nin veya yerine kurulacak kurumun, serbest rekabet ortamına uygun, ekonomik kural ve ilkelerin hakim olduğu bir yapıda olması sağlanmalı. Yasa ve ilgili mevzuat, bir işletmecinin piyasaya hakim duruma gelmesinin önüne geçilmesi ilkesiyle oluşturulmalı. Serbestleştirme sürecindeki tüm sertifıkasyon ve lisanslama işlemlerinin, yetkin ve bağımsız kuruluşlarca yapılması sağlanmalı. Demiryolu altyapı yatırımları ile sanayi gelişim planlarının uyumluluğu gözetilmelidir’ dedi.
www.tasimacilar.com