Sinan Saraç:''Otobüsçünün küçük miktarlarla topladığı parayı vermesi zor geliyor''

1983 yılından itibaren başladıkları Isuzu bayiliğini, halen 550 m2 showroom olmak üzere, servis ve yedek parça dahil 1200 m2’lik alanda müşteri memnuniyeti odaklı çalışan Saraçlar Otomotiv Trabzon, Giresun, Rize, Artvin, Gümüşhane, Bayburt’ta toplam 28 personeliyle Karadeniz bölgesine hizmet veriyor. Otobüs’te kamuya çok fazla girmek istemediklerini söyleyen Saraçlar Otomotiv Yönetim Kurulu başkanı Sinan Saraç, kamu satışlarının çok karlı olmadığı görüşünde. Saraç “ Kamuya yönelik satışlar bizde pek olmaz ama geçen sene belediyelere 5-6 tane araç sattık. Kamu satışları sıkıntılı. 6 aydan erken paranızı alamıyorsunuz, karlılıkları az, teminat mektubunu 2 yıl mecbur tutma gibi bir takım zorlukları var. Ondan dolayı kamuya fazla araç satmak istemiyorum” diyerek Bölge’de en iyi sattıkları aracın D-Max olduğunu ifade etti. “En zor müşteri otobüs müşterisi”

Yük taşımacılığına yönelik araçları satmayı tercih ettiklerini söyleyen Saraç, otobüs satışlarına fazla girmediklerini söyleyerek, otobüs alan müşterinin en zor müşteri grubunda yer aldığını sözlerine ekledi. Saraç, otobüs müşterisinin aracını büyük bir titizlikle aldıktan sonra bakımında aynı titizliği göstermediğini söyleyerek sözlerini şu şekilde sürdürdü: “Ticari araçlardaki ferdi müşterimiz zor müşteriler. Bizim en iyi müşterimiz D-Max müşterisidir. En zor müşterimizde otobüs müşterisidir. Otobüsçülerde kesinlikle kar etmeniz mümkün değildir. Sanıyorum ki, otobüsçü parayı küçük miktarda topladığı için vermesi de zor geliyor ve bu insanlar 150-200 bin lira verip bir aracı aldıkları halde, bakımında aynı titizliği göstermiyorlar. Otobüsçü otobüsünü alırken istiyor ki 10 sene garantiyle her şeyini değiştireyim. Maalesef öyle bir şey yok.” Saraçlar Otomotiv 30 yıldır Isuzu bayisi
30 yıldır Isuzu bayiliği yaptığını belirten ve dünden bugüne otomotiv piyasasında köklü değişiklikler olduğunu ifade eden Saraç “Eskiden araç satışı daha farklıydı. Konseyler oluşturuluyordu, bayiler arasında anlaşmalar yapılıyordu, tek fiyat üzerinden gidiliyordu. Şimdi rekabet kurulu hepsini kaldırdı. O yüzden karlılıklar düştü. Acımasız bir rekabet var ve o rekabetin içinde siz karlılığınız ne kadar yüksek isterseniz de tutamıyorsunuz. Çünkü herkes kendi fiyatını verdiği hizmete göre belirliyor. Eğer çok iyi bir şekilde satış sonrası hizmet veriyorsanız ve müşteri memnuniyetiniz çok yüksekse müşteri o zamana küçük miktarları aramıyor ve sizden araç alıyor. Ama onarda yoksa karsız araç satmaya mahkûmsunuz” dedi. “Acımasız bir rekabet söz konusu”
Acımasız bir rekabetin içinde oldukları özelikle vurgulayan Saraç “ Değişen bir Türkiye var bu değişen Türkiye’de istesek de istemesek de bu değişikliğe ayak uydurmamız gerekiyor. Yani 2009’da 45 liradan sattığımız aracı şu anda 90 liraya satıyoruz. Avrupa standartlarındaki bu üretimlerin maliyeti yüksek. Euro 5 maliyeti fazla. Netice itibariyle araçlar pahalı. Türkiye’de eskiyen bir filo var. Bu yavaş yavaş, harekete geçiyor. Sanıyorum ki hükümetin sıkı para politikası yüzünden piyasalarda biraz darlık var. Para kazanma açısından bana göre eskiyle yeninin çok büyük bir farkı yok. 5-10 sene önce çok para kazanıyorduk diye bir şey de yok. Şu anda fiyatların yukarı çıkmasıyla beraber karlılıklar azaldı. O da rekabete dayalı bir şey. Rekabet acımasız. Bütün rakiplerinizin fiyatını alıp, netice itibariyle onlara yakın bir fiyat uygulaması yapıyorsunuz” ifadelerini kullandı. Oya KAYA www.tasimacilar.com 27.06.2012 / 18:41