Tüm dünyada süren çip ve hammadde krizleri dolayısıyla üretim hatlarında aksamalar ve durmalar devam ediyor. Yaşanan tedarik sorunları Türkiye otomotiv sektörünü de etkilemeyi sürdürüyor. Araç bulunurluk problemi, sıfır otomobil pazarının en önemli sorunu olarak gündemde yer alıyor. Bütün bu gelişmeler ışığında sıfır otomobil satışlarının düşüşe geçtiğini vurgulayan Doğan Trend Otomotiv Perakende Operasyonları ve Suvmarket Genel Müdür Yardımcısı Uğur Sakarya, “Sıfır otomobil satışları mart ayında bir önceki yıla göre %34 düşerken, ikinci el otomobil satışlarında toparlanma devam ediyor. Henüz resmi rakamlar açıklanmamış olsa da mart ayında şubat ayına göre yaklaşık %40 fazla satış yapıldığını, geçen yılın ise yaklaşık %5 altında kaldığını gösteriyor. Artan sıfır otomobil fiyatları yüzünden müşterilerin ikinci ele yönlenmesi ve bunun yanında birçok markada sıfır araç üretim ve tedarik sıkıntılarının devam etmesi ikinci el pazarının daha hızlı toparlanmasına olanak sağladı” şeklinde konuştu.
“SUV’un yükselişi sürüyor”
Tüketicinin tercihlerinin son dönemde belirgin olarak değiştiğini belirten Uğur Sakarya, “Segment bazında değerlendirdiğimizde C segmentten daha ekonomik B sınıfı otomobillere yönelme olduğunu görüyoruz. Bununla birlikte sedan otomobillerden ağırlıklı olarak SUV’a kaymanın sürdüğünü ve SUV modellerinin önemli bir yükselişte olduğunu gözlemliyoruz. SUV son yıllarda kararlı şekilde büyüyor. Son aylarda ODD raporlarına göre en çok satılan segment. Tüm markalar yeni SUV model yarışına girdiler. İkinci elde de büyük rağbet var. Özellikle B-SUV ve C-SUV araçlar her kesimden yoğun ilgi görüyor” dedi.
“KDV düzenlemesi kafaları karıştırdı”
Gündemde yoğun yer edinen KDV düzenlemesi ile ilgili de konuşan Uğur Sakarya, “1 Nisan 2022 itibarıyla yapılan KDV düzenlemesi sonucunda 2. el araç ticaretinde KDV %1’den %18’e yükseltildi. İkinci el ticaretinin C2B (şahıstan şirkete), B2B (şirketten şirkete) veya şirketlerin öz mal satışları gibi farklı alternatifleri olduğu için müşterilerin ve şirketlerin kafası karıştı. Konuyu en basit hali ile açıklamak gerekirse; otomotiv şirketlerinin, bayilerin, galerilerin takas veya nakit alım yolu ile şahıslardan satın aldığı araçları başka bir şahısa veya şirkete satarken elde ettiği kar üzerinden ödediği KDV %1’den %18’e yükseltildi. Bunun dışındaki ticaret şekillerinde bir değişiklik olmadı. Yani, şirketlerde %18 KDV ile alınan araçlar yine %18 KDV ile satılacak. Şirketlerin öz malı olan ve %1 KDV ile alınan araçlar yine %1 KDV ile satılacak. Burada bir tek açık kalan konu otomobil bayilerinin, galerilerinin bireysel müşteriden satın aldığı ve daha sonra yeni düzenlemeye göre elde ettiği kardan %18 KDV ödeyerek yine bir bayiye veya galeriye sattığı araçların ne şekilde satılacağı. Otomotiv ticaretinin önünün kesilmemesi ve ikinci el araç fiyatlarının yükselmemesi için yapılması gereken, bu tür araçlara ikinci kez %18 KDV uygulanmadan, eskiden olduğu gibi toplam fatura tutarı üzerinden %1 KDV ile satılması. Aldığımız duyumlar da bu yönde bir düzenleme çalışması yapıldığı yönünde. Şahıstan şahısa ikinci el araç satışlarının ise tamamen bu düzenlemenin dışında hiçbir KDV ödemesi olmadan sadece noter satışı ile yapıldığını eklemek isterim” değerlendirmesinde bulundu.
“Satış hacmine olumsuz bir etkisi olmayacaktır”
KDV güncellemesinin bayilerin kârlılığı etkileyeceğini ancak satış hacmini çok değiştirmeyeceğini vurgulayan Sakarya, “KDV artışının ikinci el otomobil fiyatlarına ve satışlarına etkisini değerlendirecek olursak, satış hacmine olumsuz bir etkisi olmayacağını söyleyebilirim. KDV düzenlemesi sadece bayilerin ve galerilerin bireysel müşteriden alacağı araçları kapsadığı için ikinci el otomobil fiyatlarına kayda değer bir etkisinin olmayacağını düşünüyorum. Sadece otomotiv ticareti yapan şirketlerin bu araçlardaki kârlılığı %15 seviyesinde erimiş olacak” dedi.