Kota ve Engellerin, Türkiye-AB ticaretine büyük zararlar verdiğini bir yandan Avrupa Birliği’ndeki karar alıcılara da kabul ettirmeye çalışan UND, diğer yandan taşıma engellerinin Türkiye ekonomisine açtığı tahribatı, “Kotaların Bedelini Ödeyen Sektörlere” tüm boyutlarıyla anlatıyor.
UND İcra Kurulu Başkanı Fatih Şener, Türkiye İhracatının Amiral Gemisi olan Türkiye Giyim Sanayicileri Yönetim Kurulu ile bir araya gelerek bir sunum gerçekleştirdi. Toplantı sonrasında bir açıklama yapan Başkan Şeref Fayat; ''Taşıma Kotaları, Giyim Sanayi İhracatı'na getirilmiş tarife dışı engeldir! Bunu ben değil, AB’nin kendi hazırlattığı etki analizi söylüyor.” dedi.
Fayat; Avrupa Birliği tarafından Temmuz ayında açıklanan Etki Analizi’ne göre Türkiye’nin kotalardan kaynaklanan 1.9 Milyar Euro İhracat kaybı olduğunu belirterek “Aynı raporun ifadesine göre, en çok etkilenen sektör yüzde 37 ile Tekstil ve Hazır Giyim Sektörü. Bu da 700 Milyon Euro ilave ihracat demek. Dış ticaretin daralmakta olduğu günümüzde ''Lojistik'' sebepli kayıplar kabul edilemez.” dedi.
Mevcut engellerin bir yandan miktar kısıtlaması, bir yandan da tarife dışı engel olacak şekilde taşıma maliyetlerini arttırdığına işaret eden Fayat; günümüzde uluslararası ticarette tedarik zinciri kavramının öne çıktığını, katma değerli lojistik hizmetlerin rekabet faktörü haline geldiğini ve rakiplerin bu konuda fark yaratma gayretinde olduğunu ifade etti.
Dünya Bankası tarafından 2014 yılının Mayıs ayında açıklanan “Türkiye-AB Gümrük Birliği Değerlendirmesi” araştırmasında da aynı sonuçlarla; Karayolu Kotaları'nın, Türkiye-AB ticaretinin potansiyelinin altında gelişmesine neden olduğunu açıkça ifade edildiğini hatırlatan Uluslararası Nakliyeciler Derneği İcra Kurulu Başkanı Fatih Şener; “Yayınlanan etki analizi bu durumun artık sürdürülemez olduğunu kanıtlamıştır. Yapılan bu bilimsel çalışma mevcut engellerin aynı zamanda 39 bin kişilik ek istihdama da izin vermediğini göstermiştir. AB, etki analizinde de ifade edildiği gibi yetkisini kullanmalı, Türkiye ile masaya oturarak Türk ihracatı için yeterli bir toplu kota tahsis etmelidir.” dedi.
Yaşanan zorlukların sadece UND’nin sorunu olmadığına işaret eden Şener; tekstil-hazır giyim ihracatında teslim süreleri artık çok daha önemli hale geldiğini belirterek, ''Geç ulaştırılan bir ürün daha kısa raf ömrü demek, daha geç tahsilât demek. İhracatçımız Lojistik konusuyla daha yakından ilgilenmeli.” dedi.
TGSD Başkanı Fayat, UND’nin Türkiye-AB arasında malların serbest dolaşımı konusundaki sorunların çözümü amaçlı mücadelesinde UND’ye destek vermeye hazır olduklarını, Avrupa Komisyonu ve diğer AB’li paydaşlar nezdindeki girişimlere katılacaklarını belirtirken, Ekim ayında İstanbul’da gerçekleşecek olan Uluslararası Hazır Giyim Federasyonu konferansında da konuyu gündeme getireceklerini ifade etti.