“Yönetmeliğine uygun üretilmeyen silobaslar tehlike saçıyor”

“Yönetmeliğine uygun üretilmeyen silobaslar tehlike saçıyor”

OKT Trailer Yönetim Kurulu Başkan Yardımcısı Gökhan Maraş, 97/23/AT yönetmeliğine göre üretilmeyen silobasların potansiyel olarak büyük tehlike yarattığını söyledi.

Aynı zamanda TREDER Üyesi olan OKT Treylerin, Bilim Sanayi ve Teknoloji Bakanlığı ile gerçekleştirdiği toplantıda konuşan OKT Trailer Yönetim Kurulu Başkan Yardımcısı Gökhan Maraş, silobasların 97/23/AT Yönetmeliği kapsamında değerlendirilme kararının alındığını söyledi. Silobasların basınçlı kap olduğunu ve ilgili yönetmeliğe göre üretilmeyen pek çok silobasın, potansiyel olarak büyük tehlike yarattığından bahseden Maraş “Silobas katı faz, dökme toz veya granül malzemelerin taşınması ve boşaltılmasına yönelik, yüksek mukavemetli, alaşımlı malzemelerden üretilmiş, kendinden şasili yarı römork ve araç üstü seçenekleri mevcut bulunan taşınabilir basınçlı bir ekipman” olduğunu belirtti. 97/23/AT Kategori III ve IV basınçlı ekipmanlar yönetmeliğinde değerlendirilen silobaslarla ilgili bilgi veren Maraş, silobasların, insan sağlığını ve güvenliğini etkileyecek tehlike içerdikleri için kullanım sırasında doğabilecek sorunların önceden tasarım aşamasında belirlenip çözülmesi gerektiğini ifade ederek, bunun için, basınçlı kap tasarımında dikkatli ve ayrıntılı bir analiz yapılması ve sistemin çalışma şartlarında etkili olabilecek tüm yüklerin doğru olarak belirlenip hesaplamalara dahil edilmesi gerektiğini özellikle vurguladı. Maraş, “iş sağlığı ve güvenliği açısından silobasların bakım periyotlarını takip etmek gerekmektedir. Böylece eğer varsa işletme sırasında olabilecek tehlikeler önceden tespit edilip önlem alınabilir” dedi. “Yetkili bir denetim kuruluşu olmak zorunda”
Bakımı yapılması gereken aracın uygunluğunu onaylayacak yetkili bir denetim kuruluşunun mutlaka olması gerektiğini özellikle belirten Maraş, sözlerini şöyle sürdürdü: “Basınçlı kaplar yönetmeliği olan 97/23/AT üçüncü bölümünde, malzemeler için Avrupa onayı, onaylanmış kuruluşlar, tanınmış üçüncü taraf kuruluşlar, kullanıcı denetimcileri ve CE uygunluk işareti ile ilgili izlenmesi gereken yol maddeler halinde ele alınmıştır. Buna göre Madde 13 ve Madde 14’te Bakanlık tarafından denetimleri yapacak olan bir kuruluşun tayin edilmesi gerekliliğini; madde 15’in a) fıkrasında ise ‘’Onaylanmış kuruluşlar tarafından gerçekleştirilecek olan görevlerle ilgili hükümlerden ayrı olarak Bakanlık, ülke sınırları içinde temel gereklere uygunluğu, belirtilen kriterlere göre belirlenen kullanıcı denetimcileri tarafından gerçekleştirilen basınçlı ekipman veya donanımların, piyasaya sürülmesine ve kullanıcılar tarafından hizmete sunulmasına izin verebilir.‘’ ibaresi yer almaktadır. Buna ilave olarak söz konusu yönetmeliğin 16’ncı maddesinde CE uygunluk işaretinin kullanımına da değinilmektedir. Buna göre; CE işareti, üretim kontrol aşamasında devreye giren Bakanlıkça onaylanmış kuruluş tarafından verilmekte; son değerlendirmeye uygun veya bitmiş durumda olan basınçlı ekipman için verilebilmektedir. Aynı maddenin 4’ncü fıkrasında, bir basınçlı ekipmanın CE işareti taşımasının, söz konusu ekipmanın 97/23/AT basınçlı ekipmanlar yönetmeliğinin diğer tüm koşullarını sağladığı anlamına geldiği ifade edilmektedir.” CE işareti infilak riskini minimize eder
Basınçlı kaplar statüsünde ele alınan silobasların, üzerlerinde CE işaretini taşıyor olmasının tüm üretim süreçlerinin yönetmeliğe uygun yapıldığını ve bundan dolayı, karayollarında görülen denetim eksikliğine bağlı infilak olarak ölüme sebebiyet veren kazaların nedeninin ortadan kaldırılacağına işaret eden Maraş, “Bundan böyle, her silobasın üzerinde CE işareti olması gerektiği kararının bakanlıkça alınmasıyla, söz konusu araçların üretimi yalnızca yetkili kuruluşlar tarafından denetime tabi tutularak bu denetimleri kullandığı süreç ve yöntemlerle geçerek uygunluk onayını almış üreticiler tarafından yapılabilecektir. Böylelikle, basınçlı kaplar statüsünde ele alınan silobasların gereksindiği periyodik bakım ve kontrollerin de düzenli takibi yapılabilecek ve araçların yönetmeliğe uygunluğu her aşamada izlenebilir duruma gelecektir” şeklinde konuştu. Silobaslar denetlenmedikçe sektör büyük zarar görecek
TREDER Üyesi Gökhan Maraş, Türkiye’de bu sürecin sektör açısından bu şekilde işlemediği düşünüldüğünde; Türk üstyapı ekipmanları sektörünün gerek makro gerekse mikro anlamda birçok olumsuzlukla karşı karşıya geleceğini, mikro boyutuyla çalışma bölgelerinde patlayarak can kayıplarına neden olacağını belirtti. Maraş, aynı zamanda üretici nüfusun eksilmesine yol açan silobasların, denetlenmediği takdirde yurt dışı pazarına CE uygunluk işareti taşımadan sunulduğunda yine uluslararası boyutta can kayıplarına yol açarak gerek Türk üreticilerine karşı artan bir tepkinin oluşmasına gerekse Türk Üstyapı Ekipmanları Sektörü’nün dışarıdan son derece kötü bir imajla algılanmasına zemin hazırlayacağını söyledi. Maraş, “Makro boyutuyla milli ekonomiye bu şekilde zarar veren söz konusu denetimsizliğin sonuçları; ulusal kazanımlar konusunda sektör olarak üreticileri geriye götürecektir” dedi. İş sağlığı ve güvenliği açısından silobasların bakım periyotları


www.tasimacilar.com 21.06.2012 / 13:30