Otobüsçüler Galip Öztürk için bir araya geldi
Bir dönem çift başlılıkla hareket eden TOF ve TOFED ortak noktalarda birleşme kararı aldı ve büyüklü, küçüklü tüm otobüs firmaları için doğru olan projeleri birlikte uygulamaya karar verdi.
TOF Başkanı Mustafa Yıldırım’ın da Avrasya Terminal İşletmeleri A.Ş.’nin Yönetim Kurulu Başkan Yardımcılığına getirilmesi ve Bir süre önce tahliye edilen Metro Holding Yönetim Kurulu Başkanı Galip Öztürk’ün özgürlüğünün kutlanması amacıyla tüm otobüs firmaları TOFED tarafından düzenlenen Yeşilköy İstasyon Cafe’deki akşam yemeğinde br araya geldi.
Sektörle ilgili birçok konunun dile geldiği yemekte tren ve uçak yolu ile taşımacılık alanlarına değinildiği gibi uçaklarla rekabet edebilmek adına gerekirse otobüs firmalarının uçakla yolcu taşımacılığı işine girme projeleri, Mustafa Yıldırım’ın AVTER’in Başkan Yardımcılığına getirilmesiyle gerçekleşmesi düşünülen yenilikler, e- bilet sistemi, cep otogarlar ve genişletilmesi planlanan Alibeyköy projesi konularından bahsedildi.
“Otobüsçüler uçak işine de girebilir”
Toplantıda konuşan Metro Holding Yönetim Kurulu Başkanı Galip Öztürk otobüsçülüğün gelişen teknolojiye ayak uydurmasının kaçınılmaz olduğuna değindi. Yolcu taşımacılığında otobüsçülerin tren ve uçaklarla entegreli olarak çalışması gerektiğini ifade eden Öztürk uzun mesafelerde farklı modlarla çalışmanın maddi anlamda da kazanç sağlayacağını belirtti.
“Trenler ve uçaklar daha da çoğalsın çünkü bu ülkenin daha da kalkındığını gösterir” diyen Galip Öztürk, at gözlüklerini çıkarmak gerektiğini söyleyerek “İstanbul’dan Kars’a otobüs ile gitmeye kalkarsak bir yerde patlarız. Van’dan İstanbul’a otobüsçülük yaparsak bir yerde patlarız. Ben Vanlı olsam Van’dan Erbil’e daha çabuk nasıl giderim, Van’dan Adana’ya nasıl daha çabuk giderim onu düşünürüm. Böyle olmalı artık. Çünkü İstanbul’a kendi anamızı, kardeşimizi, çocuğumuzu uçakla gönderiyoruz. Vatandaşı otobüse bindireceğiz. Yok, böyle bolluk. Kendimizi değişen dünyaya göre yeniden yapılandırmalıyız. Tamam, bazı insanların uçak fobisi var Kars’a otobüsle gider ama Kars’a 10 tane otobüs kalkmayacakta 3 tane kalkacak. Uzun yolda doluluk oranına bakacaksın” dedi.
Sezon başlangıçlarının otobüsçüler için yerinde kullanılması gereken bir şans olduğunu söyleyen Galip Öztürk, her sezon farklı hizmetle yolcunun karşısına çıkmak gerektiğini, otobüsçülerin kendilerini değişen dünyaya uygun hale getirmeleri gerektiğini ve yeni fikirlerin önünü açmaları gerektiğinin altını çizerek Metro Turizm’in bu şekliyle büyüdüğünü ve sektörde örnek alınması gereken bir kurum olduğunun söyleyerek “. Bunun için hep aynı gözlükle bakmamanız lazım kendinizi yenilemeniz gerekiyor” dedi.
Rekabetin vatandaşın menfaatine olduğunu belirten Öztürk hizmette rekabetin olması gerektiğini söyleyerek “Rekabet kurulu diye bir şey kuruldu. Türkiye gelişiyor. Adam sana 1 liraya taşıma şansı veriyor. Ama 40 kişilik otobüsle 4 kişi götürebiliyorsun. 5’inci kişiyi koyamazsın diyor belgeni iptal ediyor. Artık eskisi gibi vurucu, yıkıcı, öldürücü rekabet yapma şansını da kurumlar elinden aldı. Tabanın, tavanın dışına çıkabiliyorsun ama sana diyor ki, 4 adam götürebilirsin misafir olarak asker olur, polis olur, arkadaşın, şoförün kardeşi olur diyor. Ama araçta 5’inci kişiyi yakalarsam, bu kadar ceza yazarın şu kadar yakalarsam da belgeni iptal ederim diyor. Çok doğru biz hiç bedava taşımadık ama bunlar promosyon olabilir ama kırıcı, yıkıcı rekabet hiç kimseye kar getirmez. Rekabetin en iyisi hizmetle olur. Hizmeti kim yaparsa o adım adım büyüyecektir” ifadelerini kullandı.
Galip Öztürk :” Hapishane Ölümün Provası”
Hapishanede geçen zamanın kendini çok değiştirdiğini söyleyerek Hapishane günlerini “ölümün provası” diyerek adlandıran Galip Öztürk, TOF Başkanı Mustafa Yıldırım’ın Avrupa Terminal İletmeleri A.Ş.(AVTER)’in Yönetim Kurulu Başkan Yardımcılığına getirilmesi hikâyesini de şu şekilde anlattı: “İbrahim arttırdı, Tahsin Yücefer, Mehmet Erdoğan bana geçmiş olsuna geldi. Bizim sektörümüzde dedikodu, birbirimizin arkasından atmalar çok olur. Mustafa bey’i de öne katmışlar. Görüşmemiz sırasında dedim ki; Mustafa Bey’e sen 3-4 yıl önce tanıdığın Galip Öztürk ile oturmuyorsun. Çok farklı bir galip Öztürk ile oturduğunu fark edeceksin. Duayen bir adam, emektar bir insan, sektörü bilen birisi, şirketi bilen birisi benim haklarımı da koru buyur ağabey. Mustafa Bey Allah aşkına sen bu küçük yatırımcıları bu kadar düşünüyorsun da benim de büyük yatırımım var yani niye beni düşünmüyorsun. -Ne yapacağız dedi; -gel içine gir. -Nasıl yapacağım dedi. Dedim ki, küçük yatırımcıyı temsilen gir ama benim de hakkımı korumuş olacaksın nasıl olsa. Bir yanlış varsa önce beni uyar. Baktı ki bir kurum var iyi ve doğru şeyler oluyor. Demek ki insanlar kendilerini yenileyebiliyorlar. Değiştirebiliyorlar. Mustafa bey’de tabi ki değişti. Kendisini tebrik ediyorum ama benim tanıdığım 5 sene önceki Mustafa Yıldırım bunu kabul edep listeye girmezdi.”
İstanbul’da kapı çıkış ücretlerinde indirim uygulanacak mı? sorusuna da yanıt veren Öztürk, Türkiye’nin en az kapı çıkış ücreti alan yerinin İstanbul olduğunu, Bodrum ve Marmaris gibi yerlerde çıkış ücretlerinin daha yüksek olduğunu da söyledi.
“Küçük olsun, benim olsun mantığının dışına çıkmamamız gerekiyor”
Otobüsçülüğün bırakılması zor bir meslek olduğunu söyleyen Galip Öztürk bu sektördeki dostluğu, samimiyeti ve içtenliği farklı sektörlerde bulamadığını, sektörü çift başlılığa iten gereksiz dedikoduların bu meslekte olmaması gerektiğini iddia ederek “O kadar zenginliğe sahip bir kültür varken birbirimizle didişmek yerine daha fazla kaynaşarak çok güçlü bir sesi ortaya çıkarmak varken neden birbirimizle uğraşalım. Biz eğitimsiz, cahil, dışarıdan çok ürkütücü bir toplum olarak görülebiliriz. O asilzadelerin olduğu tüm toplumları da biliyorum. Hiç bu kadar içten, candan ve yeniliğe ayak uydurabilecek güce sahip değiller” dedi. Firmaların haksız rekabet ederek büyüyemeyeceğini bunun sadece kendilerini bitirmeye itecek bir davranış olacağını ifade eden Öztürk, “Ben bugün yeni bir otobüs şirketi kuracak olsam eğer Ulusoy halka açıksa ona yatırım yaparım, Metro halka açıksa ona yatırım yaparım, kurmam. Neden iki otobüs alıp da uğraşayım. Uğraşacaksam inandığım sisteme yatırım yaparım. Türkiye’yi buralara taşımalıyız. Artık küçük olsun, benim olsun mantığının dışına çıkmamamız gerekiyor. Birbirimize inanmanın, birbirimize güvenmenin, birbirimizi sevmenin zamanı geldi ve geçiyor. Dünya değişti bizde kendimizi dünyanın değişimine uydurmak zorundayız” diyerek otobüsçülüğün değişimlere hızlı cevap verecek bir sektör grubu olduğuna inandığını söyledi.
Mustafa Yıldırım:“Eski otobüsçülerden kimse kalmadı”
Toplantıda konuşan TOF Başkanı ve AVTER Yönetim Kurulu Başkan Yardımcısı Mustafa Yıldırım ise insanların değişebildiğini bunun en canlı örneğinini de Metro Holding Yönetim Kurulu Başkanı Galip Öztürk olduğu söyledi.
Son 20 yılda otobüs sektöründeki eski aktörlerin yüzde 50’sinin artık olmadığını, yeni aktörlerin sektöre girdiğini ifade ederek “Bunlardan biri de Galip Öztürk. Şimdi olaya böyle baktığımız zaman bir gerçeği yok saymak mümkün değil. Muhalif olduğum zamanda da söylediğim bir şeydir… Metro bu sektörün gerçeğidir. Tüm arkadaşlarım bu söylemime şahittir. Ben hep tarafsız kalmaya, objektif davranmaya özen gösteren bir insanım. Şu anda iyi bir rüzgâr yakaladık. Gerek siyasi kanattan gerekse bürokrasi kanadından olsun bundan memnun olan pek çok insan var. Bunu daha da geliştirmek pekiştirmek mümkün” dedi.
“Ortak servis küçük firmalar için kurtuluş”
“Büyük balık küçük balığı yutar” diyen Mustafa Yıldırım ortak servis konusuna da değindi. Küçük firmaların büyük firmalarla yarışamadığı tek konusunun ücretsiz servis olduğunu belirten Yıldırım, büyük firmaların ortak servis sistemine girmeden de işlerini kolaylıkla idame ettirebileceklerini söyledi.
Ortak servis konusunda Alibeyköy pilot bölge olacak
Alibeyköy’de ortak servis sistemi için ön bir çalışma yapacaklarını belirten Yıldırım, sistemin oturmasıyla birlikte aynı zamanlı olarak Anadolu yakasında da uygulanacağının sinyalini verdi ve “Alibeyköy’de bunu deneyeceğiz. Sonra da Anadolu yakasında deneyeceğiz. Küçük firmalara ben buradan sesleniyorum, bunu yapacağız, onları toplayıp bu gelişmeleri onlara aktaracağız. Küçükler büyüklere karşı savaş kazanıp, yaşamak istiyorlarsa önce servisleri birleştirecekler, firmalarını birleştirecekler” dedi.
İstanbul Belediye Başkanı Kadir Topbaş’ın da onayını aldıklarını hatta belediyenin de destek olacağını söyleyerek “Belediye başkanımız dedi ki: ‘ siz bunun örneklemesini yapın, rıza ile yapın önce ondan sonra büyükleri de ikna edere, UKOME kararı alarak, ücretsiz servis olayını tamamen bitirip gerekirse belediye olarak ulaşımı biz sağlarız ücretini de sizden alırız’ diyor” ifadesini kullandı.
Türkiye’de acenteler kendiliğinden kapatacaklar
Otobüsçülüğün gelişen teknolojiye ayak uydurarak kendini yenilediğini söyleyen Yıldırım sözlerini şu şekilde sürdürdü:“Önümüzdeki 5 yıl içinde biletlerin yüzde 50’si akıllı sistemle satılacak. Metro’da bu uygulama yüzde 15 seviyelerinde. Sistem giderek elektronik sisteme dönüşüyor. Çağrı merkezinin sattığı bilet Ulusoy’da yüzde 27-28 seviyelerinde. Ulusoy’da , Varan’da yüzde 23’lerde. 2015 yılından portallar oluşacak, insanlar artık bu sistem üzerinden bilet alacak. Artık bilet almak için rezervasyon yap, terminale git, biletini al, çekimini yaptır, bekle yok. Aldım biletimi, gidiyorum olacak. O sebeple önümüzdeki 5 yıl içinde Türkiye’de acenteler kendiliğinden kapatacaklar. Çünkü İş yapamayacaklar. Çok acente yerine İstanbul’da 36-37 tane toplama yerleri ilçelerde aynı otogar gibi içinde konforlar olacak, büyük firmalar 3 tane stant alacak, küçük firmalar biraz daha fazla stant alacak”
Ortak servis sisteminin firmalar arası yaşanan haksız rekabeti de engelleyeceğini söyleyen Yıldırım, “Büyük firmalar kızacak ama küçük firmaları yaşatmak durumundayız. Otobüsçüler bizim için esastır, akşama kadar çoluğu çocuğu için direksiyon sallayan, çoluk çocuğuna hasret otobüsün bagajında yatan insanları korumak bizim için esastır. Ben bunun vebalini taşıyamam” dedi.
Oya KAYA - Alev ARSLAN
HABERE YORUM KAT
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.