Bartık: UND, uzun vadede sektörü ipotek altına alıyor
UND’nin zaman geçtikçe kan kaybettiğini belirten Eyüp Lojistik Yönetim Kurulu Başkanı Eyüp Bartık yapılan planları uzun vadede yanlış olduğunu söyledi.
UND’nin şu anki planlarında sektörü zor durumda bıraktığını söyleyen Eyüp Bartık, derneğin olması gereken yerden çok daha geride olduğunu söyledi. Uzun vadeli dönemde UND’nin sektörü ipotek altına aldığını belirten Bartık 10 yıl sonrasında ne olacağını kimsenin düşünmediğini sözlerine ekledi. "Koyun-Çoban psikolojinden kurtulmalıyız"
Öncelikli olarak doğru bir platformun kurularak doğru bir ekiple hareket edilmesi gerektiğini vurgulayan Eyüp Lojistik Yönetim Kurulu Başkanı Eyüp Bartık “Biz koyun-çoban psikolojisinden kurtulmalıyız. Asla birilerin arkasından bu şekilde gitmeyin. İnsanlar fikri tartışıp, fikri bir araya getirmeliler. Biz fikirlerin arkasından gitmeliyiz. Olması gereken bu. Türkiye’nin 2023 vizyonu var. Neden UND’nin 2023 vizyonu olmasın. Araç sayımız bu kadar artmalı, taşıma sayımız bu kadar artmalı demeliyiz, ihracatımız bu kadar artmalı, ithalatımız bu kadar olmalı demeliyiz” şeklinde ifade etti. “Herkes en iyi olduğu alana yönelmeli”
Lojistik sektörünün hizmet kalitesini arttırarak müşterilerine en iyi hizmeti sunması gerektiğini söyleyen Bartık herkesin en iyi olduğu alanda hizmet vermesi gerektiğini de sözlerine ekledi. Bartık “Ben sene de 3 bin 500 tane lastik alıyorum. Birçok bayi lastik satamıyor. O zaman ben gidip bir tane lastik bayisi mi açayım. Veya motorin alıyorum gidip bir tane de motorin tesisi mi kurayım. Sigorta yapıyorum ve birçok acentenin gücünden daha fazla sigorta bütçem var. Acente mi kurayım. Bizim odaklaşmış bir işimiz var. Ben şunu iddia ediyorum. Birçok firmanın maliyetten haberi yok. Eğer varsa ben bu işi bilmiyorum. Yani amortisman maliyeti neresinde, yakıt maliyeti neresinde, şoför maliyeti, şoförün tazminatı, kaza maliyeti gibi” diyerek bir çok firmanın bir çok firmanın maliyetlerini düşünmeden hareket ettiğini söyledi. Sınır kapılarında yaşana sorunlara da değinen Bartık hükümetin Ortadoğu’daki politikalarının analizini iyi bir şekilde uyguladığını belirtti. Suriye’ye yapılan ikili ticaretin çok güçlü olmadığını, Ürdün ve Suudi Arabistan hattında ciddi işleri olduğunu söyleyen Bartık “Hangi insan dün çok iyi dost olduğu birine bugün sabah kalkar elinde daha iyi bir veri yoksa artık dost değiliz der mi? Savaş yok, kavga yok, mücadele yok. Bizim Suriye ile ikili ticarilerimiz çok güçlü değildi. Ama Ürdün, Suudi Arabistan hattıyla ilgili ciddi işlerimiz vardı. İlk etapta bunlara zararı oldu. Ulaştırma bakanlığı da bunu çok iyi bir şekilde Ro-Ro ile çözdü. Şu anda Ro- Ro başlattı” diyerek Suriye geçişlerinin ileriye dönük serbest olabileceğini söyledi. Karadan gitmenin maliyeti düşük
İskenderiye hattının tam anlamıyla oturmadığını, bunun nedeni olarak da karadan gitmenin maliyeti düşürdüğünü söyleyen Bartık “Ama ileride yakıtları pahalı olacaktır. Bu ülkelerde sosyal alanda büyümeye çalışacaklardır. Dolayısıyla dolaylı maliyetlere yükleneceklerdir. Türkiye bunlar için rol oynadı. Bu rol modeli alıp büyümeye hedefleneceklerdir. O zaman yakıt fiyatları artacak orada ciddi bir Ro-Ro piyasası oluşacaktır” dedi. Suriye’ye transit geçişlerde Türk nakliyecisinin zarar ettiğini ama bire bir taşımlarda herhangi bir sıkıntı yaşanmadığını söyleyen Bartık sözlerini şu şekilde sürdürdü: “Şu anda bypass edildi ama bir süre daha kan kaybedebiliriz. Uzun vade ne kazanacağımıza bakmalıyız. Böyle bir sektörün içerisinde 15 gün sonrasını finanse edemeyecek insanları düşünerek bu sektörü planlayalım. Bölgede mutlaka ciddi sorunlar var. Ama bu sorun şu anda gün yüzüne çıkmış bir sorunu getirmedi. Türkiye’de ise Suriye kapı kapalı olduğu için sıkıntı yaşayan bir nakliyeci yok. Irak’a 8 milyar dolar ihracatımız var. Türkiye’de 140 milyar dolar düşünürsek yüzde 5’e geliyor. Aslında biz işi çözdük. Irak ihracatı yok olsa da bu ülkenin ihracatı bitmeyecek ki.” “Treylerde Tırsan, çekici de Mercedes”
Araç alırken düşünülmesi gereken 3 ana faktör olduğunu söyleyen Bartık “. Bizim için önemli olan alış fiyatı, üzerine koyduğunuz işletme maliyeti, kullandıktan sonra satıştaki ikinci el değeri. Asıl mesela toplamda kazanmak değil mi. En ucuz malı aldın. Pahalıya işlettin, ucuza sattın. Karınız olmaz” dedi. Alış işletme ve geri dönüş maliyetinde Tırsan ve Mercedes’in başarılı olduğunu söyleyen Bartık “Alış, işletme ve geri dönüş maliyetine baktığında şu anda Türkiye’de Axor’u bu konuda çok başarılı görüyorum. Axor’u olağanüstü bir güç diye düşünüyorum. Böyle bir araba dünyada yok. Rakiplerine göre daha ucuza alıyoruz. Daha ucuz işletiyoruz. Daha pahalı ve daha hızlı satıyoruz. Dünyada böyle bir örnek yok. Aynısını Tırsan içinde söylüyorum. Ben römork satıyorum dediğinde bana Tırsan mı diye soruyorlar” ifadesini kullandı. Bartık, ayrıca filosunda özmal olarak 315 çekici 470 adette römork olduğunu sözlerine ekledi. www.tasimacilar.com 13.02.2012 / 19:01